Hırsızlık Suçu ve Cezası

Hırsızlık Suçu ve Cezası

Hırsızlık suçu, Türk Ceza Kanununda Malvarlığına Karşı Suçlar başlığı altında düzenlenen bir suç tipidir. Hırsızlık suçunun konusunu taşınır mallar oluşturmaktadır. Hırsızlık suçu düzenlemesi ile kişilerin zilyetlik hakkı korunmaktadır. Hırsızlık suçunun temel hali bakımından 3 yıla kadar hapis cezası gündeme gelebilir. Suçun faili herkes olabilmektedir.

İçindekiler

Hırsızlık Suçu Nedir?  

Hırsızlık suçu; zilyedinin (elinde bulunduran kullanıcısının) rızası dışında, başkasına ait malın kendisine veya başkasına yarar sağlamak amacıyla bulunduğu yerden alınmasıdır. Hırsızlık suçu Türk Ceza Kanunu madde 141’de düzenlenmektedir. 

TCK m.141: 

‘’Zilyedinin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malı, kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla bulunduğu yerden alan kimseye bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir.’’

Hırsızlık Suçu Nasıl Oluşur? 

Hırsızlık suçu başkasının hakimiyet alanında bulunan taşınır bir malın kişinin kendisine yahut başkasına yarar sağlama saikiyle bulunduğu yerden alınması suretiyle oluşur.

Günümüzde sıklıkla karşılaştığımız hırsızlık suçunun oluşumu aşağıdaki koşullara bağlıdır. 

  • Taşınır bir mal olmalı,
  • Mal, zilyedin rızası dışında bulunduğu yerden alınmalı,
  • Failin kendisine veya başkasına yarar sağlama amacı bulunmalı. 

Hırsızlık suçunun konusunu maddi değeri bulunan mallar oluşturabilirken manevi değeri olan mallar da hırsızlık suçunun konusu oluşturabilir.

Örneğin, bir kişiye ait olan mektuplar veya günlük de bu suça konu olabilir. Ayrıca hayvanların da zilyedinin rızası dışında bulunduğu yerden alınması hırsızlık suçunu oluşturmaktadır.

Hırsızlık suçunun konusunu her ne kadar taşınır mallar oluştursa da taşınmaz malların üzerinde bulunan herhangi bir ürünün çalınması durumunda mevzubahis suç meydana gelecektir.

Örneğin, bir arsanın üzerinde bulunan zeytin ağaçlarından zeytinlerin çalınması veya tarladaki traktörün çalınması durumunda hırsızlık meydana gelir. 

Kimsenin hakimiyet alanında bulunmayan sadece doğaya ait olan taşınır veya taşınmaz mallar bakımından hırsızlık suçu söz konusu olmaz.

Örneğin denizdeki balıklar, havadaki kuşlar ya da karadaki hayvanlar tüm insanlığın yararlanması için vardır. Ancak bu hayvanlar bir kişinin mülkiyetinde olduğu zaman suç meydana gelecektir.  

Bir malın mülkiyeti terk edilmişse, örneğin bir spor ayakkabı çöpe atılmış ise sahipsiz bir mal söz konusudur ve başkası tarafından alındığında herhangi bir suç oluşmaz. 

Failin bir kusuru olmaksızın, mağdurun iradesi dışında egemenliğinden çıkmış olan ve mağdurun nerede olduğunu bilmediği bir eşya kaybedilmiş eşyadır. Böyle bir eşyanın ele geçirilmesi durumunda hırsızlık suçu değil TCK m.160’da düzenlenen ‘’kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf’’ suçu meydana gelir. 

Bir yerde unutulmuş olan bir eşyanın alınması durumunda ise hırsızlık suçu oluşacaktır. Örneğin, pastaneden çıkarken masada unutulan telefonu garsonun alması veya takside unutulan cüzdandan taksicinin para alması durumlarında söz konusu suç meydana gelir. 

Bu suçun oluşumu açısından, malın, mağdurun rızası dışında elinden çıkmış olması şartı oldukça önemlidir. Mağdurun rızası ile verdiği bir malı iade etmemek; yağma, dolandırıcılık gibi suçların oluşmasına sebebiyet vermektedir.

Hırsızlık Suçunun Cezası 

Hırsızlık suçunun cezası 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıdır. 

Hırsızlık suçunda kanunda belirtilen bu süreler çeşitli nedenlere dayalı olarak değişebilir. Belirtilen bu süreler suçun temel hali bakımından uygulanacaktır. Cezayı artıran veya azaltan nitelikli halin varlığı halinde farklı süreler gündeme gelebilir. 

Hakim cezayı belirlerken failin suç işledikten sonraki tutumu, suçun meydana geliş biçimi, failin yaşı gibi kriterleri göz önüne alarak bir değerlendirme yapacak ve kesin cezayı tayin edecektir. 

Hırsızlık Suçunun Cezayı Artıran Nitelikli Halleri ve Cezası    

Hırsızlık suçunun cezayı artıran nitelikli halleri; suçun işleniş şekli, kullanılan araçlar, mağdurun kişisel özellikleri, çalıntı malın niteliği gibi sebepler dolayısıyla, verilecek cezada artırıma gidilen hallerdir. Bu haller, Türk Ceza Kanunu m. 142 ve m.143’te düzenlenmektedir. 

TCK 142: 

‘’(1) Hırsızlık suçunun;

a) Kime ait olursa olsun kamu kurum ve kuruluşlarında veya ibadete ayrılmış yerlerde bulunan ya da kamu yararına veya hizmetine tahsis edilen eşya hakkında,

b) (Mülga: 18/6/2014-6545/62 md.)

c) Halkın yararlanmasına sunulmuş ulaşım aracı içinde veya bunların belli varış veya kalkış yerlerinde bulunan eşya hakkında,

d) Bir afet veya genel bir felaketin meydana getirebileceği zararları önlemek veya hafifletmek maksadıyla hazırlanan eşya hakkında,

e) Adet veya tahsis veya kullanımları gereği açıkta bırakılmış eşya hakkında,

f) (Mülga: 2/7/2012-6352/82 md.)

İşlenmesi hâlinde, üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.(53)

(2) Suçun;

a) Kişinin malını koruyamayacak durumda olmasından veya ölmesinden yararlanarak,

b) Elde veya üstte taşınan eşyayı çekip almak suretiyle ya da özel beceriyle,

c) Doğal bir afetin veya sosyal olayların meydana getirdiği korku veya kargaşadan yararlanarak,

d) Haksız yere elde bulundurulan veya taklit anahtarla ya da diğer bir aletle kilit açmak veya kilitlenmesini engellemek suretiyle,(53)

e) Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle,

f) Tanınmamak için tedbir alarak veya yetkisi olmadığı halde resmi sıfat takınarak,

g) (…)(53) büyük veya küçük baş hayvan hakkında,(53)

h) (Ek: 18/6/2014-6545/62 md.) Herkesin girebileceği bir yerde bırakılmakla birlikte kilitlenmek suretiyle ya da bina veya eklentileri içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında,

İşlenmesi hâlinde, beş yıldan on yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Suçun, bu fıkranın (b) bendinde belirtilen surette, beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda olan kimseye karşı işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte biri oranına kadar artırılır.[55]

(3) Suçun, sıvı veya gaz hâlindeki enerji hakkında ve bunların nakline, işlenmesine veya depolanmasına ait tesislerde işlenmesi halinde, beş yıldan oniki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Bu fiilin bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, ceza yarı oranında artırılır ve onbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.

(4) (Ek: 6/12/2006 – 5560/6 md.) Hırsızlık suçunun işlenmesi amacıyla konut dokunulmazlığının ihlâli veya mala zarar verme suçunun işlenmesi halinde, bu suçlardan dolayı soruşturma ve kovuşturma yapılabilmesi için şikâyet aranmaz.

(5) (Ek: 18/6/2014-6545/62 md.) Hırsızlık suçunun işlenmesi sonucunda haberleşme, enerji ya da demiryolu veya havayolu ulaşımı alanında kamu hizmetinin geçici de olsa aksaması hâlinde, yukarıdaki fıkralar hükümlerine göre verilecek ceza yarısından iki katına kadar artırılır. ‘’ 

TCK m. 143: 

‘’(1) Hırsızlık suçunun gece vakti işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.’’

Suçun; Kime Ait Olursa Olsun Kamu Kurum ve Kuruluşlarında veya İbadete Ayrılmış Yerlerde Bulunan ya da Kamu Yararına veya Hizmetine Tahsis Edilen Eşya Hakkında İşlenmesi 

Hırsızlık suçunun kamu kurum ve kuruluşlarında veya ibadete ayrılmış olan yerlerde yahut kamu yararına tahsis edilen bir eşya ile ilgili işlenmesi durumunda verilecek olan ceza 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezasıdır.

Hırsızlık suçunda bu nitelikli halin uygulanabilmesi için suça konu olan eşyanın kamu kurum ve kuruluşlarından, ibadete ayrılmış olan bir yerden alınması gerekmektedir. Ayrıca kamuya tahsis edilmiş bir eşyanın çalınması halinde de artırım yapılacaktır.

Bu suçun söz konusu nitelikli hali; yalnızca ibadet mekanları ile kamu kurum ve kuruluşlarında değil, kamunun yararına ve kullanımına tahsis edilmiş her türlü alanı kapsamaktadır. Bu itibarla, kamunun kullanımına açılan parklarda yaşanan hırsızlık olayları dahi nitelikli hal olarak değerlendirilecektir.

Nitelikli halin oluşabilmesi için suçun işlendiği esnada kamu kurumunun işler şekilde faaliyetine devam ediyor olması gerekmektedir. Terk edilmek suretiyle kullanıma kapatılmış eski bir okuldan yahut hastaneden çalınan eşya bu nitelikli hal kapsamında değerlendirilmemektedir.

Çalınan malın, mevzubahis kamu kurumuna tahsis edilmiş olması gerekmez. Kamu kurumunda bulunan, başka bir bireye ait eşyanın çalınması hali de nitelikli hali meydana getirecektir.

İbadete ayrılmış yer kavramından ise bütün dinlere ait olan yerler anlaşılmalıdır. İbadethanenin biçimsel özellikleri önem arz etmemekte olup herhangi bir dine ait olarak o yerin ibadet için özgülenmiş olması yeterlidir. 

Camiler, mescitler, kiliseler, sinagoglar ve diğer tüm ibadet mekanları bu kapsamda değerlendirilir. Ancak, cami şadırvanı, görevli kulübeleri, kilise bahçesi gibi yerler söz konusu nitelikli hal kapsamında değildir. Buralarda çalınan eşyalar mevzubahis nitelikli halin oluşmasına sebebiyet vermeyecektir.

Kamuya tahsis edilmiş bir yerden çalınan eşyanın, kamu görevlisi tarafından çalınması halinde hırsızlık değil, zimmet suçu oluşmaktadır.

Suçun; Halkın Yararlanmasına Sunulmuş Ulaşım Aracı İçinde veya Bunların Belli Varış veya Kalkış Yerlerinde Bulunan Eşya Hakkında İşlenmesi 

Hırsızlık suçunun halkın yararlanmasına sunulmuş araçlarda hırsızlık ve bu araçların belli kalkış ya da varış noktalarında bulunan eşyanın çalınmasıyla meydana gelmesi halinde verilecek olan ceza 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezasıdır.

Hırsızlık suçunun bu kapsamda meydana gelebilmesi için bütün ulaşım araçları değil sadece halkın kullanması için halkın yararına sunulmuş olan ulaşım araçları söz konusu olacaktır. Ayrıca halkın kullanımına sunulmuş olan bu ulaşım araçlarının belli kalkış ve varış noktaları olması gerekir.

Örneğin uçaklar, trenler, otobüsler, vapurlar, metrolar, metrobüsler bu kapsamda değerlendirilirken; taksilerin belli bir kalkış veya varış noktası olmadığından bu kapsamda değildir. 

Madde de belirtilen bir diğer husus ise ulaşım araçlarının belli varış ya da kalkış noktalarında meydana gelen hırsızlık suçuna ilişkindir. Örneğin hırsızlık suçu herhangi bir havalimanında, tren garında, otobüs durağında, terminalde veya vapur iskelesinde meydana gelirse cezayı artıran nitelikli hal meydana gelecektir. 

Yargıtayın vermiş olduğu bir kararda hırsızlık suçunun havalimanında meydana gelmesi üzerine cezayı artıran nitelikli halin uygulanmasına hükmedilmiştir. (Yargıtay 2. CD. 2013/24278 E. 2014/12521 K.) 

Yargıtayın verdiği bir diğer kararda failin AŞTİ otobüs otobüs terminalinde yolcu otobüsünün trpido gözünden mağdura ait cep telefonunu alması üzerine cezayı artıran nitelikli halin varlığı kabul edilmiştir. (Yargıtay 13.CD. 2013/1380 E. 2014/2198 K.)

Suçun; Bir Afet Veya Genel Bir Felaketin Meydana Getirebileceği Zararları Önlemek Veya Hafifletmek Maksadıyla Hazırlanan Eşya Hakkında İşlenmesi 

Hırsızlık suçunun bir afet veya genel bir felaketin meydana getirebileceği zararları önlemek veya hafifletmek maksadıyla hazırlanan eşyanın çalınması suretiyle işlenmesi durumunda verilecek olan ceza 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezasıdır.

Afet ya da genel bir felaket kavramından; yangın, sel, deprem, çığ,  yıldırım, salgın hastalık, savaş, terör olayları anlaşılmalıdır.

Bu gibi durumların meydana geldiği esnada oluşan zararları ortadan kaldırmak için hazırlanan örneğin deprem çadırları, konteynırlar, diğer kişiler tarafından toplanan yardım malzemeleri, yangın söndürme aletleri, yiyecekler, battaniyeler gibi eşyaların çalınması halinde fail hakkında cezayı artıran nitelikli hal uygulanacaktır. 

Yargıtayın vermiş olduğu bir kararda failin apartmandaki doğalgaz borusunun girişindeki bakır topraklama kablosunu keserek aldığı olayda bu kablonun elektrik kaçağını önlemek amacıyla kullanıldığı anlaşıldığından hırsızlık suçunun nitelikli hali meydana gelmiştir. (Yargıtay 6. CD. 2021/2524 E. 2021/18147 K.)

Suçun; Adet Veya Tahsis Veya Kullanımları Gereği Açıkta Bırakılmış Eşya Hakkında İşlenmesi 

Hırsızlık suçunun âdet veya tahsis ya da kullanımları gereği açıkta bırakılmış eşyalar hakkında işlenmesi halinde verilecek olan ceza 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezasıdır.

Adet veya tahsis ya da kullanımları gereği açıkta bırakılan eşya kavramından; eşyanın herkesin rahatça girebileceği bir alanda bırakıldığı ve korumak için herhangi bir önlem alınmadığı anlaşılmalıdır.

Bir apartman inşaatı alanına bırakılan eşya, sahile yahut parklara bırakılan eşya, sahile bağlanmış kayık veya tarladaki tarım araç gereçleri bu nitelikli hale örnek olabilir. Aynı şekilde, motosiklet, bisiklet, scooter gibi kullanımı gereği açıkta bırakılan malların çalınması halinde de suçun nitelikli hali gündeme gelecektir.

Araçların dışında kalan; ayna, lambalar, lastikler, silecekler gibi kısımlarının çalınması halinde de hırsızlık suçunun mevzubahis nitelikli haline ilişkin değerlendirme yapılmaktadır.

Adetler bölgeden bölgeye değişiklik gösterebilmektedir. Ancak bir adetin varlığından bahsedebilmek için bunun süreklilik arz etmesi gerekir. Tahsis ise bir eşyanın belli bir amaca yönelik olarak özgülenmesidir. 

Yargıtayın verdiği bir kararda söz konusu olayda meyve sebze tezgahının sürekli aynı yerde bulunması, bunun her akşam üzerinin branda ile örtüldüğü olayda suça konu olan eşyaların kullanım gereği açıkta bulunması gereken eşyalar olduğu anlaşıldığından cezayı artıran nitelikli hal meydana gelmiştir. (Yargıtay 2. CD. 2014/20594 E. 2014/15579 K.) 

Suçun; Kişinin Malını Koruyamayacak Durumda Olmasından veya Ölmesinden Yararlanarak İşlenmesi 

Hırsızlık suçunun, kişinin malını koruyamayacak durumda olmasından ya da ölmesinden yararlanarak işlenmesi durumunda verilecek ceza 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasıdır.  

Kişinin malını koruyamayacak durumda olmasına örnek olabilecek haller; kişinin bedensel, ruhsal veya akli bir engelinin olduğu haller örnek olabilir.

Örneğin mağdurun, bir kaza sonucu bedensel olarak hareket edemeyecek halde olması veya akıl hastası olması ya da sarhoş olması durumunda olması halinde hırsızlık meydana gelirse cezayı artıran nitelikli hal gündeme gelir. 

Kişinin ölmesi halinde gerçekleşecek olan hırsızlık sonucunda yine cezayı artıran nitelikli hal söz konusu olacak ve faile daha fazla ceza verilecektir. 

Mağdurun malını koruyamayacak hale fail tarafından getirilmemiş olması gerekir. Eğer fail hırsızlık suçunu işlemek için mağdura cebir veya tehdit uygularsa bu durumda yağma suçu oluşur. 

Yargıtayın vermiş olduğu bir kararda, sanığın mağdurun kız kardeşi ile olan gönül ilişkisinden yararlanarak mağdurun bankada bulunan parasını bir başka bankaya transfer edeceğini öğrenmesi ve failin, mağdurun transfer için arabayla giderken mağdurun arabasına çarparak paraları alması üzerine hırsızlık suçunun cezayı artıran nitelikli hali meydana geldiğine hükmedilmiştir. (Yargıtay 6. CD. 2021/213 E. 2021/12809 K.)

Suçun; Elde veya Üstte Taşınan Eşyayı Çekip Almak Suretiyle Ya Da Özel Beceriyle İşlenmesi 

Hırsızlık suçunun elde veya üstte taşınan eşyayı çekip almak suretiyle veya özel beceri ile işlenmesi halinde verilecek ceza 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasıdır. 

Suçun bu nitelikli hal kapsamında meydana gelmesi için elde ya da üstte taşınan bir eşyanın çekip alınması gerekir. Masanın üstünde yahut farklı herhangi bir Bu durum uygulamada kapkaççılık olarak bilinmektedir. Eğer mağdur kapkaççılık esnasında direnç gösterirse yağma suçu meydana gelir. 

Nitelikli halin meydana gelmesindeki diğer husus ise özel beceridir. Özel beceri, mağdurun eşyası üzerindeki dikkatin ortadan kaldırılması ya da azaltılmasıdır. Örneğin kişinin üzerindeki eşyanın fark ettirilmeden alınması durumu özel beceriye örnektir ve yankesicilik olarak bilinir. 

Yargıtaya konu bir olayda, sanık, bankamatikten para çekmeye çalışan mağdurun yanına yanaşarak yardım etme bahanesiyle, mağdura banka kartını makinenin yuttuğunu söyleyerek kartı çalmıştır. Olayda kart mağdurun elinde iken hırsızlık olayı gerçekleşmediğinden, nitelikli halin meydana gelmediğine hükmedilmiştir. (Yargıtay 8. CD. 2019/19729 E. 2020/18363 K.)

Suçun; Doğal Bir Afetin veya Sosyal Olayların Meydana Getirdiği Korku veya Kargaşadan Yararlanarak İşlenmesi 

Hırsızlık suçunun doğal bir afetin veya sosyal olayların meydana getirdiği korku ya da kargaşadan yararlanarak işlenmesi halinde verilecek ceza 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasıdır. 

Doğal afet; tamamen doğal kuvvetin etkisiyle oluşan sel, deprem, kasırga, fırtına, çığ gibi durumlardır. Sosyal olaylar ise siyasi ayaklanmalar veya isyanlar olabilir. Bu gibi hallerde insanlar daha panik ve telaşlı olabilmektedir. Hırsızlık suçunun oluşumuna kolaylık sağlayan bu haller söz konusu olduğunda verilecek olan ceza artırılacaktır. 

Hırsızlık suçunun bu kapsamda meydan gelmesi için suçun işlendiği esnada doğal afetin ya da kargaşanın devam ediyor olması gerekir. Aksi halde bu nitelikli hal kapsamında değerlendirme yapılmaz.

Yargıtayın verdiği bir kararda ,Kredi Yurtlar Kurumunda kalan mağdur öğrencilerin meydana gelen deprem esnasında yurdu boşalttıkları esnada öğrenci olmayan failin yurda girerek hırsızlık yaptığı olayda cezayı artıran nitelikli halin uygulanmasına hükmedilmiştir. (Yargıtay 13. CD. 2020/1626 E. 2020/8503 K.) 

Suçun; Haksız Yere Elde Bulundurulan veya Taklit Anahtarla Ya Da Diğer Bir Aletle Kilit Açmak veya Kilitlenmesini Engellemek Suretiyle İşlenmesi 

Hırsızlık suçunun haksız yere elde bulundurulan veya taklit anahtarla ya da diğer bir aletle kilit açmak veya kilitlenmesini engellemek suretiyle işlenmesi halinde verilecek olan ceza 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasıdır. 

Hırsızlık suçuna ilişkin bu nitelikli halin uygulanması için kilit; maymuncuk, taklit edilmiş bir anahtar veya başka bir aletle açılmış olmalıdır. Kilit zorlanarak açılırsa bu nitelikli hal meydana gelmeyecektir. 

Anahtarın haksız yere elde bulundurulması durumu anahtar sahibin rızası olmadan ele geçirme ile mümkün olmaktadır.

Örneğin bir anahtar sahibi tarafından kaybedilmiş, sahibi kandırılarak ele geçirilmiş ya da bir yerde unutulmuş ise haksız yere elde bulundurma söz konusu olur ve cezayı artıran nitelikli hal meydana gelir. 

Yargıtayın vermiş olduğu bir kararda kilit açmak kavramı; kilidi bozmak ya da kilidi kırmak durumlarını kapsamadığına hükmedilmiştir. (Yargıtay 6. CD. 2021/24689 E. 2022/8762 K.)

Suçun; Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle İşlenmesi 

Hırsızlık suçunun bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle işlenmesi halinde verilecek olan ceza 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasıdır.

Nitelikli halin bu kapsamda oluşması için hırsızlık suçunun bilişim sistemleri vasıtası ile meydana gelmesi gerekir. Örneğin bir kişinin banka hesabından kendi banka hesabına mobil bankacılık üzerinden para transferi yapılırsa hırsızlık suçunda cezayı artıran nitelikli hal söz konusu olur.  

Yargıtayın verdiği bir kararda sanığın mağdura ait olan Yapı Kredi Beylerbeyi şubesindeki hesabındaki paranın internet aracılığıyla F. O’nun Yapı Kredi Mustafa Kemal Paşa şubesindeki hesabına havale ettiği olayda hırsızlık suçunun cezayı artıran nitelikli hali oluşmuştur. (Yargıtay 6. CD. 2021/24689 E. 2022/8762 K.)

Suçun; Tanınmamak İçin Tedbir Alarak veya Yetkisi Olmadığı Halde Resmi Sıfat Takınarak İşlenmesi 

Hırsızlık suçunun tanınmamak için tedbir alarak veya yetkisi olmadığı halde resmi sıfat takınarak işlenmesi halinde verilecek olan ceza  5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasıdır.

Tanınmamak için tedbir almak kavramı kişinin birtakım tedbirler alarak dış görünüşünü tanınmaz hale getirmesini ifade eder.

Örneğin kişi peruk takarak, farklı kıyafetler giyip takılar takarak kendini tanınmaz hale getirebilir. Hırsızlık suçu bu şekilde meydana geldiği takdirde cezada artırım söz konusu olacaktır. 

Kişinin yetkisi olmadığı halde resmi sıfat takınmak suretiyle hırsızlık suçu işlemesi de cezanın artmasına neden olacaktır. Resmi sıfat takınma deyiminden failin kamu görevlisiymiş gibi davranması anlaşılmalıdır. 

Yargıtayın verdiği bir kararda somut olayda failin kendisini Sağlık Bakanlığı çalışanı olarak tanıtmak suretiyle denetim yapma izlenimi vererek mağdura ait çantadan 100 TL çalması hırsızlık suçunda cezayı artıran nitelikli hal olarak kabul edilmiştir. (Yargıtay 13. CD. 2012/14592 E. 2013/24993 K.)

Hırsızlık Suçunun Büyük veya Küçükbaş Hayvan Hakkında İşlenmesi 

Hırsızlık suçunun büyük veya küçükbaş hayvan hakkında işlenmesi halinde verilecek olan ceza 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasıdır.

Büyükbaş hayvanlara örnek olarak; at, sığır, manda, deve kuşu, domuz, küçükbaş hayvanlara örnek olarak ise; keçi, koyun, tavşan verilebilir. Hırsızlık suçunun konusunu bu hayvanların oluşturması durumunda verilecek olan ceza artırılır. Ancak tavuk, hindi, horoz, ördek gibi kümes hayvanları söz konusu olduğunda nitelikli hal meydana gelmez. 

Yargıtay’ın verdiği bir kararda eşeğin hangi kategoride değerlendirileceği konusunda tartışma olsa da sahipli eşeğin büyükbaş hayvan olarak kabul edilmesine hükmedilmiştir. (Yargıtay 6. CD. 2021/3209 E. 2021/18592 K.)

Suçun; Herkesin Girebileceği Bir Yerde Bırakılmakla Birlikte Kilitlenmek Suretiyle Ya Da Bina veya Eklentileri İçinde Muhafaza Altına Alınmış Olan Eşya Hakkında İşlenmesi 

Hırsızlık suçunun  herkesin girebileceği bir yerde bırakılmakla birlikte kilitlenmek suretiyle ya da bina veya eklentileri içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında işlenmesi durumunda verilecek ceza 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasıdır.

Herkesin girebileceği yerler; avm, caddeler, mağazalar, marketler, hastaneler, otoparklar gibi yerler bu kapsamdadır. Nitelikli halin meydana gelmesi için hırsızlık suçunun sayılan bu gibi yerlerde kilitlenmek suretiyle muhafaza altına alınmış olması gerekir. 

Nitelikli halin meydana gelmesine sebep olan diğer hal ise hırsızlık suçunun bina ya da eklentileri içinde muhafaza altına alınmış eşya hakkında işlenmiş olmasıdır. Önemli olan nokta binanın tamamlanmış olması gerektiğidir. İnşaat halinde olmamalıdır. Binanın içinde oturulmasına gerek yoktur. Eklentinin ise binaya bitişik olmasına gerek bulunmamakta olup eklenti, binaya hizmet edici niteliktedir. 

Suçun; Sıvı veya Gaz Halindeki Enerji Hakkında ve Bunların Nakline, İşlenmesine veya Depolanmasına Ait Tesislerde İşlenmesi 

Hırsızlık suçunun sıvı veya gaz hâlindeki enerji hakkında ve bunların nakline, işlenmesine veya depolanmasına ait tesislerde işlenmesi halinde verilecek olan ceza 5 yıldan 12 yıla kadar hapis cezasıdır. Eğer bu suç örgüt faaliyeti kapsamında meydan gelirse ceza yarı oranında artırılır ve 10 bin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur. 

Hırsızlık suçuna ilişkin olarak cezayı artıran nitelikli halin bu kapsamda meydana gelmesi için suçun konusunu sıvı veya gaz haldeki enerji oluşturmaktadır. Sıvı enerji kaynağı; mazot, petrol, LPG vb. kaynaklar iken gaz enerji kaynağı ise doğalgaz, biyogaz gibi kaynaklar olabilir.  

Cezayı artıran nitelikli halin uygulanması için yukarıda sayılan enerji kaynakları hakkında hırsızlık suçunun bunların nakli, işlenmesi ya da depolanmasına ait tesislerde meydana gelmesi gerekir. Örneğin gaz enerji komşunun borusundan çalınırsa bu kapsamda nitelikli hal meydana gelmez. 

Bu nitelikli halin örgüt faaliyeti kapsamında işlenmesi ise cezayı yarı oranında tekrar artıracaktır. Örneğin PKK terör örgütünün TÜPRAŞ rafinerisinden benzin çekmesi durumunda suçun örgüt faaliyeti kapsamında meydana geldiği kabul edilir. 

Suçun İşlenmesi Sonucunda Haberleşme, Enerji ya da Demiryolu veya Havayolu Ulaşımı Alanında Kamu Hizmetlerinin Geçici de Olsa Aksaması 

Hırsızlık suçunun işlenmesi sonucunda haberleşme, enerji ya da demiryolu veya havayolu ulaşımı alanında kamu hizmetinin geçici de olsa aksaması hâlinde  verilecek olan ceza yukarıdaki fıkralara göre 2 kat artırılır. 

Hırsızlık suçuna ilişkin nitelikli halin bu kapsamda meydana gelmesi sonucunda kamu hizmeti geçici de olsa aksar, hizmet belirli süre boyunca hiç verilemeyebilir ya da eskisine göre daha büyük masrafla ve zorlukla sağlanabilir.

Örneğin elektrik kabloları veya alt yapı malzemeleri çalındığı takdirde kamu hizmetlerinin aksaması gündeme gelebilir. 

Hırsızlık Suçunun Gece Vakti İşlenmesi 

Hırsızlık suçunun gece vakti işlenmesi halinde verilecek olan ceza yarı oranında artırılır. 

Gece vakti, güneşin batmasından bir saat sonrası ile doğmasından bir saat önceki zamanı ifade etmektedir. Hırsızlık suçunun gece vakti işlendiği konusunda şüphe söz konusu olursa bu nitelikli hal meydana gelmez.

Yargıtay’ın verdiği bir kararda UYAP’tan alınan güneşin doğuş batış çizelgesine göre somut olayın gece vakti işlendiği anlaşıldığından cezayı artıran nitelikli hal meydana gelmiştir. (Yargıtay 17. CD. 2019/5114 E. 2019/5032 K.) 

Yargıtay’ın verdiği bir diğer kararda failin hırsızlık yapmak için hastaneye 17.30’da girdiğini belirttiği olayda suçun işlendiği yer olan Antalya’da suçun işlendiği tarihte güneşin 17.41’de battığı anlaşılmaktadır. Gece vakti sayılan zaman dilimi ise 18.41’den itibaren söz konusu olacağından suçun işlendiği zaman olan 17.30 saati gece vakti olarak kabul edilmemiştir. (Yargıtay CGK. 2012/141 E.  2012/142 K.)

Hırsızlık Suçunun Cezayı Azaltan Nitelikli Halleri ve Cezası 

Hırsızlık suçunun cezayı azaltan nitelikli halleri Türk Ceza Kanunu madde 144, 145, 146 ve 147’ de düzenlenmektedir. Bu hallerde cezada indirim yapılabileceği gibi ceza vermekten vazgeçilebilir. 

TCK m.144: 

‘’(1) Hırsızlık suçunun;

a) Paydaş veya elbirliği ile malik olunan mal üzerinde,

b) Bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla,

İşlenmesi halinde, şikayet üzerine, fail hakkında iki aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.’’

TCK m. 145: 

‘’(1) (Değişik: 29/6/2005 – 5377/16 md.) Hırsızlık suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı nedeniyle, verilecek cezada indirim yapılabileceği gibi, suçun işleniş şekli ve özellikleri de göz önünde bulundurularak, ceza vermekten de vazgeçilebilir.’’

TCK m.146:  

‘’(1) Hırsızlık suçunun, malın geçici bir süre kullanılıp zilyedine iade edilmek üzere işlenmesi halinde, şikayet üzerine, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir. Ancak malın suç işlemek için kullanılmış olması halinde bu hüküm uygulanmaz.’’

TCK m. 147: 

‘’(1) Hırsızlık suçunun ağır ve acil bir ihtiyacı karşılamak için işlenmesi halinde, olayın özelliğine göre, verilecek cezada indirim yapılabileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.

Suçun; Paydaş veya Elbirliği ile Malik Olunan Mal Üzerinde veya Bir Hukuki İlişkiye Dayanan Alacağı Tahsil Amacıyla İşlenmesi 

Hırsızlık suçunun paydaş veya elbirliği ile malik olunan mal üzerinde ya da bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla işlenmesi durumunda verilecek olan ceza 2 aydan 1 yıla kadar hapis cezası veya adli para cezasıdır. 

Daha az cezayı gerektiren bu halin meydana gelebilmesi için failin malın hukuki durumu konusunda bilgi sahibi olması gerekir. Yani fail malik olunan malın paydaş veya elbirliği mülkiyetine tabi olduğunu bilmelidir. 

Eğer kişi hukuki ilişkiye dayanan bi alacağını tahsil etmek için hırsızlık suçunu işlerse yine cezada indirim yapılacaktır. Örneğin birine borcunuz var o kişi de sizin saatinizi çalıyor. Bu durumda cezayı azaltan nitelikli hal meydana gelecektir. 

Malın Değerinin Az Olması 

Hırsızlık suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı söz konusu olursa verilecek olan ceza miktarında indirim yapılabileceği gibi ceza vermekten de vazgeçilebilir. 

Cezaya azaltan nitelikli halin bu çerçevede gerçekleşmesi için malın değerinin objektif kriterlere göre belirlenmesi gerekir. Örneğin malın değeri suçun işlendiği tarihteki değerine göre belirlenmelidir. Malın değerinin az olması hakim olayın koşullarına göre belirleyecek ayrıca failin durumunu, olayın meydana geliş şeklini, mağdurda oluşan etkiyi de göze alarak bir karara varacaktır. 

Yargıtay’ın verdiği bir kararda somut olayda meydana gelen hırsızlık suçunda çalınan eşyanın değerinin 86 TL olduğunun anlaşılması üzerinde fail hakkında cezada indirim yapılmasına karar verilmiştir. (Yargıtay 17. CD. 2018/2300 E. 2019/5606 K.)

Kullanma Hırsızlığı  

Hırsızlık suçunun, malın geçici bir süre kullanılıp zilyedine iade edilmek üzere işlenmesi halinde verilecek cezada yarı oranında indirim yapılır. 

Daha az cezayı gerektiren kullanma hırsızlığı; mal sahibinin rızası dışında failin kendine veya başkasına yarar sağlamak amacı ile malın geçici süre ile kullanılıp malın zilyedine geri iade edilmesi ile oluşur. Önemli olan nokta failin geri verme saiki içinde bulunmasıdır. 

Örneğin bir kişi gece vaktinde etrafta otobüs vb. toplu taşıma araçlarının olmadığı bir yerde komşunun arabasını alarak çocuğunu hastaneye götürüp getirirse veya çocuğunu sınava yetiştirmek amacıyla komşusunun motorunu alıp yerine bırakırsa kullanma hırsızlığı meydana gelir. 

Kullanma hırsızlığının söz konusu olabilmesi için geri verme saikinin bulunması gerektiğinden suçun konusunu kullanmakla bitmeyen mallar oluşturacaktır. Örneğin su, elektrik gibi tüketilmekle biten ürünler kullanma hırsızlığını meydana getirmez. 

Zorunluluk Hali 

Hırsızlık suçu bir zorunluluk nedeniyle işlenirse verilecek olan cezada indirim yapılabileceği gibi ceza vermekten de vazgeçilebilir.  

Zorunluluk halinin varlığı için acil ve ağır bir ihtiyaç söz konusu olmalıdır. Örneğin bir baba parası olmadığı için aç olan çocuğuna marketten ekmek çalarsa veya bir kişi o an alınması gereken bir ilacı eczaneden çalarsa zorunluluk halinden söz edilir.  

Hırsızlık Suçunda Etkin Pişmanlık 

Hırsızlık suçunda etkin pişmanlık hükümleri uygulama alanı bulur. Etkin pişmanlık, failin suçu işledikten sonra meydana gelen sonuçları ortadan kaldırmaya yönelik çaba sarf etmesi, suçun meydana getirdiği etkileri ortadan kaldırmaya çalışmasıdır.

Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için failin, çaldığı ürünü aynen geri vermiş olması yahut malın bedelini mağdura ödemiş olması gerekir. Mağdurun uğradığı zararın kısmen giderilmesi halinde etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması mağdurun açık rızasına bağlıdır.

Faile verilecek olan cezada yapılacak olan indirim pişmanlığın soruşturma evresine ya da kovuşturma evresinde gerçekleştiğine göre değişecektir. Eğer fail, pişmanlığını soruşturma evresinde gösterir ve buna ilişkin çaba gösterirse cezada  ⅔  oranında indirim yapılır. Ancak fail meydana gelen hırsızlık suçuna ilişkin kovuşturma evresinde pişmanlık göstererek çabasını gösterirse cezada ½  oranında indirim yapılır. 

Hırsızlık Suçuna Teşebbüs, İştirak ve İçtima 

Teşebbüs, failin suçu işlemeye başlaması ancak elinde olmayan, iradesi dışında meydana gelen nedenlerle suçun tamamlanmaması durumudur. Suç teşebbüs aşamasında kaldığı takdirde faile verilecek olan cezada indirim yapılır. 

Hırsızlık suçu açısından failin başkasının hakimiyet alanındaki malı kendi hakimiyet alanına geçirene kadar geçen sürede teşebbüs mümkündür. 

Yargıtay’ın verdiği bir kararda failin bankamatik üzerinde kurduğu düzenek sayesinde mağdura ait banka kartının sıkışmasını sağladığı olayda; mağdurun kartı sıkıştığı yerden almak için yakındaki kahvehaneden bıçak almaya gitmesi ve bu sırada failin kartı sıkıştığı yerden alarak uzaklaşmaya çalışırken vatandaşlar tarafından yakalanması üzerine hırsızlık suçunda teşebbüs meydana gelmiştir. (Yargıtay 11. CD. 2009/22193 E. 2012/3305 K.)

İştirak, aynı suç işleme kararı çerçevesinde birden fazla kişinin suçu işlemeye ortak olmasıdır. Suçun birden fazla kişi tarafından beraberce işlenmesi halinde yahut bireylerin faile suçun işlenmesi hususunda yardım etmesi, faili azmettirmesi halinde suça iştirak gündeme gelir. Suça iştirak eden herkes, suçun oluşumundaki etkileri oranında ayrı ayrı cezalandırılır.  

Yargıtay’ın verdiği bir kararda suça sürüklenen çocuk açısından hırsızlık suçuna iştirak ettiğine yönelik yeterli, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından beraat kararı verilmesi gerekirken mahkumiyet verilmesi bozma gerektirmiştir. (Yargıtay 2. CD. 2021/16343 E. 2021/16880 K.)

İçtima, failin tek hareketiyle birden fazla mağdura karşı suç işlemesi veya aynı mağdura karşı birden fazla suç işlemesi durumudur. Hırsızlık suçu açısından aynı mağdura karşı birden fazla hırsızlık suçu meydana gelirse tek bir bir ceza verilecek ancak cezada artırım söz konusu olacaktır. 

Hırsızlık Suçu ve Cezası

Hırsızlık Suçunun Soruşturma Aşaması

Hırsızlık suçunun soruşturma aşaması aşağıda sayılan yedi aşamadan oluşmaktadır.

  • Şikâyet-İhbar,
  • Gözaltı,
  • Delillerin toplanması,
  • İfade ve Sorgu,
  • Uzlaşma,
  • Adli Kontrol,
  • Tutukluluk.  

Şikâyet-İhbar

Şikayet, suçun mağdurunun kendisine karşı gerçekleşen suçu yetkili makamlara anlatmasıdır. İhbar ise suçun mağduru olmasa da, suçla bir ilgisi olmasa da meydana gelen suçun yetkili makamlara bildirilmesidir.  

Kanunda bazı suçlarda şikayet koşulu aranırken bazı suçlarda bu koşul aranmaz. Hırsızlık suçunun temel hali ve cezayı artıran nitelikli hallerinde şikayet koşulu bulunmamaktadır. Ancak hırsızlık suçunun cezayı azaltan nitelikli hallerinde mağdur tarafından şikayette bulunma koşulu vardır. 

Hırsızlık suçunun işlemek amacı ile mala zarar verme suçu veya konut dokunulmazlığını ihlal suçu meydana gelirse bunlar hakkında soruşturma ya da kovuşturma yapılabilmesi için şikayet aranmayacaktır. Bu hüküm kanuni düzenlemede madde 142/4’te düzenlenmektedir.

TCK m. 142/4: 

‘’ Hırsızlık suçunun işlenmesi amacıyla konut dokunulmazlığının ihlâli veya mala zarar verme suçunun işlenmesi halinde, bu suçlardan dolayı soruşturma ve kovuşturma yapılabilmesi için şikâyet aranmaz.’’

Soruşturulması şikayete tabi olan suçlarda, mağdur, soruşturma yahut yargılama aşamasında şikayetinden vazgeçebilir. Soruşturma aşamasında şikayetten vazgeçilmesi halinde syok verilerek dosya kapanmaktadır. Kovuşturma aşamasında şikayetten vazgeçilmesi halinde ise davanın düşme kararı verilmektedir.

Suçun şikayete tabi olmayan hallerinde, mağdurun şikayetinden vazgeçmesi herhangi bir sonuç doğurmaz. Mağdur şikayetinden vazgeçse dahi yargılama süreci işlemeye devam eder.

Gözaltı

Gözaltı, suçla ilgi soruşturmanın tamamlanması amacı ile şüpheli kişinin kısa süreli kolluk nezaretinde tutulmasıdır. Gözaltı süresi 24 saati geçemez ve bireysel olarak işlenen suçlarda da bu sürenin uzatılması mümkün değildir. Ancak toplu işlenen suçlarda belirli şartlarla uzatılabilir. 

Hırsızlık suçunda zorunlu olması halinde ve somut delillerin varlığında gözaltı kararı verilebilir. 

Gözaltı kararına karşı, Sulh Ceza Hakimliğine, itiraz edilebilir. İtiraz, şüphelinin kendisi, eşi, avukatı, kanuni temsilcisi, annesi, babası, çocukları, torunları gibi kan hısımları tarafından yapılabilir. 

Delillerin Toplanması

Delillerin toplanması aşaması, her somut olay özelinde her türlü bilginin gerçeğe ulaşması için toplanarak inceleme yapılmasıdır. Delillerin toplanması hem soruşturma hem de kovuşturma evresinde yapılabilir. Somut olaya dair hem lehe hem de aleyhe deliller savcı tarafından toplanmalı ve korunmalıdır. 

Hırsızlık suçunun ispatı bakımından kullanılabilecek en önemli deliller;  kamera kayıtları, sinyal bilgileri, HTS kayıtları, parmak izi, tanık beyanları olabilir. 

Delil toplama işlemi her aşamada şüpheli ya da avukatı tarafından istenebilir. Ancak bu istek davayı uzatma amacıyla yapılıyorsa mahkeme tarafından reddedilecektir.

Delil toplama durumunda dikkat edilmesi gereken en önemli husus delillerin hukuka uygun şekilde toplanmasıdır. Hukuka aykırı olarak elde edilen deliller somut olayı ispata yönelik olarak kullanılamaz. 

İfade ve Sorgu 

İfade ve sorgu şüpheli kişinin suça ilişkin olarak, yetkili makamlar tarafından dinlenmesini ifade etmektedir. İfade alımı savcılık ya da polis merkezleri tarafından gerçekleştirilirken sorgu ise soruşturma evresinde sulh ceza hakimi, kovuşturma evresinde ise mahkeme tarafından yapılır.

Hırsızlık suçunda ifadesi alınacak ya da sorgusu yapılacak olan kişi öncelikle bir davetiye ile çağrılır. Çağrıya rağmen gelmeyen kişi hakkında zorla getirme kararı çıkarılabilir.

Yetkili merciler önüne gelen kişinin önce kimliği tespit edilir, niçin orada olduğu kişiye açıklanır. O esnadaki hakları anlatılır ve avukat desteğinden faydalanıp faydalanmayacağı da sorulur. Ekonomik zorlukta olan kişiye barodan avukat tayin edilebilir.

Şüpheli kişi bu aşamada sorulan sorulara kendi hür iradesi ile cevap vermelidir. Kanunda sayılmış olan yasak usuller kapsamında olan herhangi bir zor kullanma, işkence etme, ilaç verme ya da aç bırakarak konuşturmaya çalışılmamalıdır. Bu kapsamda alınan ifadeler hukuken geçerli olmayacaktır ve yargılamanın hiçbir aşamasında kullanılamayacaktır.

İfade ve sorgu sonrasında, ifadesi alınan kişiye bir tutanak imzalatılır. Şüpheli kişi tutanakta yazanların doğru olup olmadığını kontrol etmelidir. Sonrasında herhangi bir mağduriyet yaşanmaması açısından ifade ve sorgu sonrasındaki tutanağın kontrol edilmesi ve süreçte bir ceza avukatından danışmanlık alınması oldukça önemlidir.

Uzlaşma

Uzlaşma; suçlu ile mağdurun, bağımsız bir kişi tarafından uzlaşmaya çalıştırılmasıdır. Uzlaşmaya tabi suçlarda soruşturma aşamasında dosya savcılık tarafından uzlaşma bürosuna gönderilerek taraflara uzlaşmak isteyip istemedikleri sorulur. Uzlaşma sağlanırsa yargılama sona erer.

Hırsızlık suçunun temel hali uzlaşma kapsamındadır. Suçun temel hali meydana geldiği takdirde dosya öncelikle uzlaşma bürosuna gönderilecektir. Burada görevlendirilen uzlaştırmacı, taraflar için bir teklif hazırlar. Eğer taraflar üç gün içerisinde olumlu şekilde yanıt vermezlerse anlaşmayı kabul etmemiş olacaklardır. Anlaşma kabul edilirse her aşamada bu kararda vazgeçilebilir. 

Uzlaşma teklifi soruşturma aşamasında kabul edildiği takdirde dosya hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilecektir. Ancak uzlaşma kovuşturma evresinde gerçekleşirse davanın düşmesi kararı verilir.

Hırsızlık suçunun cezayı artıran halleri ise uzlaşma hükümleri kapsamında değildir. 

Adli Kontrol

Adli kontrol, şüpheli kişinin cezaevine gönderilmesi yerine birtakım şartlar altında denetim altında tutulduğu bir koruma tedbiridir.

Adli kontrol kararının uygulanabilmesi için; olaya ilişkin somut deliller olmalı, tutuklama nedeni olmalı ve kuvvetli suç şüphesi olmalıdır. Bu nedenlerin var olduğu hallerde hırsızlık suçunda adli kontrol kararı verilebilecektir.

Hırsızlık suçu ağır ceza mahkemesinin görev alanında olmadığından adli kontrol tedbirleri en fazla 2 yıllığına uygulanabilir. Bu süre, zorunluluk halinde 1 yıl daha uzatılabilmektedir. Sıvı veya gaz halindeki enerjiye ilişkin hırsızlık suçunda ise adli kontrol süresi en fazla 3 yıl olarak belirlenebilir ve gereklilik halinde 3 yıl daha uzatılabilir.

Şüpheli hakkında uygulanabilecek adli kontrol tedbirlerinden bazıları şunlardır: 

  • Yurt dışına çıkış yasağı, 
  • Konutu terk etmemek, 
  • Bir yerleşim yerinin terk etmemek, 
  • Belirlenen bir yere gitmemek, 
  • Silah bulundurmamak,
  • Belirli aralıklarla imza atma yükümlülüğü olabilir. 

Hâkim somut olaya ve şüphelinin durumuna göre en uygun adli kontrol tedbirinin ya da tedbirlerinin uygulanmasına karar verir.

Şüpheli veya sanık, verilen adli kontrol kararına karşı itirazda bulunabilir. İtiraz, 7 gün içinde, kararı veren sulh ceza hakimliğine hitaben yazılacak bir dilekçe ile yahut zabıt katibine beyanda bulunmak suretiyle yapılır. 

Tutukluluk

Tutukluluk kararı kişinin özgürlüğünü en çok kısıtlayan ve kişinin belirli süre ile cezaevinde kalmasını sağlayan bir koruma tedbiridir. Hırsızlık suçuna ilişkin soruşturma ve yargılama aşamalarında tutukluluk kararı her ihtimalde verilebilir.

Bu şartların varlığı halinde hırsızlık suçunda tutukluluk kararı verilebilecektir. Tutukluluk kararına karşı itiraz edilebilir. Kararın verildiği tarihten itibaren 7 gün içinde itiraz etme imkânı mevcuttur.

Tutukluluk süresi, ağır ceza mahkemesinin görev alanına giren suçlarda en fazla 2 yıl iken ağır ceza mahkemesinin görev alanına girmeyen suçlar bakımından en fazla 1 yıldır. Hırsızlık suçunun temel hali ağır ceza mahkemesinin görev alanında olmadığından tutukluluk süresi en fazla 1 yıl olabilir. Ancak hırsızlık suçunun cezayı artıran nitelikli halleri ağır ceza mahkemesinin görev alanında olduğundan tutukluluk süresi en fazla 2 yıl olacaktır.

Hırsızlık Suçunda Soruşturma Sonucunda Verilebilecek Kararlar

Hırsızlık suçunda soruşturma aşamasında verilebilecek kararlar aşağıdaki gibidir.

  • Soruşturmaya yer olmadığı kararı,
  • Kovuşturmaya yer olmadığı kararı,
  • İddianamenin düzenlenmesine ilişkin karar.

Soruşturmaya Yer Olmadığı Kararı (SYOK)

Soruşturmaya yer olmadığı kararı, ihbar ve şikâyet konusunu oluşturan fiilin hiçbir araştırmaya gerek olmadan suç oluşturmadığının anlaşılması veya çok genel ve soyut olması halinde verilen bir karardır.

Yukarıda sayılan hallerin varlığında, hırsızlık suçu soruşturma aşamasının sonunda SYOK verilebilmektedir. SYOK verilmesi halinde, soruşturma hiç başlamamış sayılarak dosya kapanır.

Soruşturmaya yer olmadığı kararına karşı itiraz edilebilir. Kararın tebliğ edildiği tarihten itibaren 15 gün içinde kararı veren savcının bağlı bulunduğu Sulh Ceza Hakimliğine yazılı olarak yapılır.

Kovuşturmaya Yer Olmadığı Kararı (KYOK)

Hırsızlık suçunun soruşturma aşamasının sonunda savcı, dava açılmasını uygun görmez veya suçla ilgili yeterli delil bulamazsa kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verebilir. Bu karara KYOK da denir. Bu durumda dosya soruşturma aşamasından sonra kapanır ve yargılamaya devam edilmez.

Hırsızlık suçu bakımından yukarıdaki niteliklerin var olması durumunda savcı tarafından KYOK kararı verilebilir.

Kovuşturmaya yer olmadığı kararına karşı itiraz edilebilir. İtiraz, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde kararı veren savcının bağlı bulunduğu Sulh Ceza Hakimliğine yazılı olarak yapılır.

İddianamenin Düzenlenmesi

Hırsızlık suçuna dair yapılan soruşturma sonuçlandıktan sonra savcı, suçun işlendiği konusunda yeterli şüpheye ulaşırsa iddianame düzenler. Devamında, düzenlediği iddianameyi görevli ve yetkili mahkemeye sunar. İddianamenin kabul edilmesi hâlinde kamu davası açılır ve yargılama aşamasına geçilir. 

Hırsızlık Suçunun Savunması

Savunma hakkı ceza yargılaması açısından oldukça önem arz eden, verilecek cezayı direkt olarak etkileyen hususların başında gelmektedir. Hırsızlık suçu açısından aşağıda örnek savunmalara yer verilmiştir. 

  • Fiilin zilyedin rızası dahilinde gerçekleştiği,
  • Suçu oluşturan malın taşınmaz olduğu iddiası,
  • Suçun unsurlarının oluşmadığı iddiası,
  • Failin kendisine ya da başkasına yarar sağlama amacı olmadığı iddiası,
  • Failin 12 yaşından küçük olduğu iddiası,
  • Cezayı artıran nitelikli halin oluşmadığı,
  • Hırsızlık suçunun özel beceriyle işlenmediği iddiası,
  • Suçun bilişim sistemleri aracılığıyla meydana gelmediği iddiası,
  • Suça ilişkin daha az cezayı gerektiren nitelikli halin varlığı,
  • Kişinin savunma hakkını kullanmadığı iddiası,
  • Aleyhe ve lehe delillerin birlikte toplanmadığı iddiası,
  • Suçun gece vakti işlenmediği iddiası, 
  • Zorunluluk hali bulunduğu iddiası.

Savunma sözlü yapılabileceği gibi yazılı da yapılabilir. Yazılı savunmada bulunurken yazılan dilekçeye dikkat edilmelidir. Bu konu hakkında “hırsızlık suçu savunma dilekçesi örneği” yazımızı inceleyebilirsiniz.

Savunma hakkının etkin bir biçimde kullanılması şüpheli kişi bakımından hayati önem arz etmektedir. Yaşanabilecek olumsuz durumların en aza indirilmesi bakımından alanında uzman ceza avukatından hukuki destek alınması oldukça önemlidir.

Hırsızlık Suçunda Ceza Yargılaması Aşaması

Hırsızlık suçunda ceza yargılaması aşaması savcı tarafından hazırlanan iddianamenin mahkeme tarafından kabul edilip yine mahkeme tarafından kesin karar verilmesine kadar geçen süreci ifade etmektedir. Ceza yargılaması aşaması kovuşturma aşaması olarak bilinmektedir. 

Bu aşamada sanık, duruşma sırasında kendi savunmasını sözlü olarak yapma hakkına sahiptir, Aynı zamanda yazılı savunma da sunabilir. Yargılama aşamasında, mahkemeye sunulan deliller ve uzman görüşleri değerlendirilir.

Mahkemeye düşen görev, tüm süreci bütün olarak değerlendirmektir. Hâkim, sürecin sonunda bir karar verir, bu karar beraat ya da mahkûmiyet olabileceği gibi diğer koruma tedbirlerine de hükmedilebilir. Hâkim, delilleri, savunmaları ve tüm süreci dikkate alarak adil bir karar vermeye çalışır.   

Hırsızlık suçunun; paydaş veya elbirliği ile malik olunan mal üzerinde hırsızlık ve bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla hırsızlık halleri basit yargılama usulüne tabidir. Basit yargılama usulünün uygulanıp uygulanmayacağı hakimin takdirindedir.

Basit yargılama usulünde genellikle duruşma yapılmadan dosya üzerinden karar varılır ancak gerekli görülürse duruşma yapılabilir. Taraflar, tebliğden itibaren 15 gün içinde, olaya ilişkin savunmalarını yazılı şekilde dosyaya eklerler. Suça ilişkin diğer tüm deliller de yazılı olarak dosyaya eklenir.

Basit yargılama usulü uygulanarak verilen karara karşı itiraz yolu açıktır. Karara itiraz edilmesi halinde dava, genel hükümlere göre, duruşmalar yapılarak görülmektedir.

Hırsızlık Suçunda Zamanaşımı

Hırsızlık suçu açısından dava zamanaşımı süresi, suçun temel hali ile verilecek cezayı azaltan nitelikli halinde 8 yıl, verilecek cezada artırıma sebep olan halinde 15 yıldır.

Dava zamanaşımı süresi, suçun işlendiği tarihten itibaren başlamakta ve bu sürenin dolmasıyla işlenmiş olan suç hakkında dava açılamamaktadır.

Hırsızlık suçunun temel hali ile verilecek cezayı azaltan nitelikli halinde ceza zamanaşımı süresi 10 yıl, verilecek cezayı artıran nitelikli hallerinde ise 20 yıldır.

Ceza zamanaşımı süresi, mahkeme kararının kesinleşmesi ile başlar. Mahkeme kararı, kararın 7 gün içinde istinaf edilmemesi yahut istinaf ve temyiz kanun yollarının tüketilmiş olması halinde kesinleşir. Ceza zamanaşımı süresinin geçmesiyle birlikte, mahkeme tarafından verilen cezanın infazı mümkün olmaz.

Hırsızlık Suçunda Mahkemenin Verebileceği Kararlar

Hırsızlık suçunda mahkemenin verebileceği kararlar şunlardır:

  • Beraat,
  • Ceza Verilmesine Yer Olmadığı Kararı (CYOK),
  • Mahkûmiyet,
  • Adli para cezasına çevirme,
  • HAGB,
  • Cezanın Ertelenmesi,
  • Davanın Düşmesi,

Beraat

Beraat, mahkeme tarafından yapılan yargılamanın sonunda sanığın aklanarak suç işlemediğinin sabit olduğunun anlaşılmasıdır.

Beraat kararı, suçun sanık tarafından işlenmemesi, delil yetersizliği, suçun unsurlarının oluşmamış olması gibi sebeplerle verilebilir. Sayılan bu hallerin olması durumunda hırsızlık suçu bakımından sanığa beraat kararı verilebilir. 

Ceza Verilmesine Yer Olmadığı Kararı (CYOK) 

Ceza verilmesine yer olmadığı kararı, sanığın eylemleri suç oluştursa dahi belirli nedenlerle sanığa ceza verilememesi durumudur. Hırsızlık suçu bakımından ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilebilecek haller aşağıdaki gibidir.

  • Failin 12 yaşından küçük olması,
  • Failin akıl hastalığının bulunması,
  • Failin sağır veya dilsiz olması,
  • Şahsi cezasızlık sebeplerinin olması,
  • Suça konu fiilin cebir veya tehdit altındayken işlenmesi,
  • Hataya düşülmesi,

Hırsızlık suçunda mahkeme yukarıdaki sayılan nedenlere dayanarak CYOK kararı verebilir.

Mahkûmiyet

Mahkûmiyet kararı, yargılamanın sonunda kişinin suçlu olduğunun sabit olması halinde verilen mahkeme kararıdır. Hırsızlık suçu açısından kişi, alt sınırı 1 yıl üst sınırı 3 yıl olmak üzere hapis cezasına mahkum edilebilir.

Bu suçun meydana gelmesinden itibaren 3 yıl içinde başka bir suç meydana gelirse, tekerrür hükümleri uygulama alanı bulur ve mahkûmiyet süresi artar. 

Bazı hallerde ise hâkim, sanığı iyi hal kapsamında değerlendirerek verilen mahkumiyet süresinin 1/6 oranında azalmasına hükmedebilir. Sanığın çevresindeki sosyal statüsü ya da sergilediği davranışlar iyi hal indirim nedeni olabilir.

Adli Para Cezasına Çevirme

Adli para cezasına çevirme, sanığa verilen cezanın 1 yıl ve daha az süreli olması halinde verilebilen bir karardır. Hırsızlık suçunun cezası 1 yıl altında olursa, verilecek olan hapis cezası adli para cezasına hâkimin takdirine bağlı olarak çevrilebilir. Bu ancak iyi hal indirimleri gündeme gelirse mümkün olabilir. Aksi takdirde verilen ceza adli para cezasına çevrilemez. 

Verilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi halinde, öncelikle hapis cezasının gün olarak karşılığı bulunarak, en az 20 TL en fazla ise 100 TL olacak şekilde bir miktar ile çarpılır. Paranın miktarı failin sosyoekonomik durumuna göre hâkim tarafından tayin edilir.

Verilen adli para cezası, taksitlere bölünmüş halde ya da tek seferde nakit olarak ödenebilir. Taksitle ödenecekse en fazla 2 yıl içerisinde ödeme yapılmalıdır. Ödenmeyen adli para cezası tekrar hapis cezasına çevrilebilir.

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararı (HAGB)

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, sanık hakkında verilen hükmün belirli denetim süresi boyunca açıklanmamasına ilişkin mahkeme kararıdır.

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilmesi için; 

  • 2 yıldan az hapis cezasına hükmedilmiş olması, 
  • Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm edilmemiş olması,
  • Hâkimde tekrar suç işlemeyeceği yönünde kanaat olması gerekmektedir.

Bu unsurların varlığı halinde, hırsızlık suçunun temel hali ve cezayı azaltan nitelikli halleri bakımından HAGB kararı verilebilir.

Uygulamada HAGB olarak da bilinen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı kapsamında sanık hakkında verilen ceza 5 yıllığına ertelenebilir. Sanık bu beş yıllık süre içinde başka bir suç işlemez ve belirlenen yükümlülüklere uyarsa ceza hiç verilmemiş sayılır.

Denetim süresi içinde, belirlenen yükümlülüklere uyulmaması yahut yeniden suç işlenmesi halinde ise hüküm açıklanmaktadır.

Bu kararın verilmesine karşı itiraz yolu açıktır. İtiraz, 7 gün içinde kararı veren mahkemenin bağlı olduğu ağır ceza mahkemesine sunulan dilekçe ile yahut zabıt katibine bulunulan beyan ile yapılır. 

Cezanın Ertelenmesi

Cezanın ertelenmesi, sanık hakkında verilen cezanın hapishanede değil de dışarıda geçirilmesine imkan tanıyan karardır.

Hapis cezasının ertelenmesi durumunda, bir denetim süresi belirlenir. Bu süre, 1 yıldan az, 3 yıldan fazla olamaz.

Cezanın ertelenmesinin söz konusu olabilmesi için; verilen hapis cezasının 2 yıldan daha az süreli olması, sanığın bu olaydan önce 3 aydan fazla hapis cezası almamış olması ve hâkime başka bir suç işlemeyeceği yönünde bir kanaat oluşturması gerekmektedir. Sayılan gerekli koşulların varlığı halinde hırsızlık suçu açısından cezanın ertelenmesi gündeme gelebilir.

Erteleme süresi içinde kişi, herhangi bir suç işlemez ve kendisine verilen denetim yükümlülüklerine uyar ise, hapis cezası infaz edilmiş sayılır. Erteleme sonucunda verilen mahkûmiyet kararı, kişinin adli sicil kaydına işlenir.

Davanın Düşmesi

Davanın düşmesi, bazı nedenler sonucunda davanın esası hakkında karar verilememesi yani kovuşturma aşamasının sona ermesidir.

Davanın düşmesine neden olabilecek hâller kanunda düzenlenmiştir. Bu haller; genel af, sanığın ölümü ve dava zamanaşımı gibi hallerdir. Bu hallerin var olması halinde hâkim tarafından hırsızlık suçuna ilişkin davanın düşmesi kararı  verilebilir.

Hırsızlık Suçunda İstinaf ve Yargıtay Süreci

Hırsızlık suçunda, ilk derece mahkemesinin kararlarına karşı istinaf ve temyiz kanun yollarına başvurulması mümkündür. İstinaf incelemesi, bölge adliye mahkemeleri tarafından; temyiz incelemesi ise Yargıtay tarafından yapılmaktadır.

Hırsızlık suçuna ilişkin yargılama aşamasında, mahkemenin basit yargılama usulünün uygulanmasını tercih etmesi halinde bu karara karşı itiraz kanun yoluna başvuru yapılması gerekmektedir.,

Basit yargılama usulü uygulanarak verilen karara itiraz, kararın taraflara tebliğinden itibaren 7 gün içinde, mahkemeye sunulan dilekçe ile yapılmaktadır. İtiraz edilmesi halinde, genel hükümlere göre yargılama yapılacaktır.

İlk derece mahkemesinin genel hükümlere göre yaptığı yargılama sonucunda verilen karara karşı, bölge adliye mahkemesine istinaf incelemesi talebinde bulunmak mümkündür. İstinaf başvurusu, hükmün açıklanmasından itibaren 7 gün içinde, mahkemeye sunulan dilekçe yahut zabıt katibine sunulan sözlü beyan ile yapılır

Temyiz kanun yoluna başvuru, istinaf mahkemesi kararının açıklanmasından itibaren 15 gün içinde

İstinaf başvurusu ilk derece mahkemesinin kararının kişinin kendisine tebliğinden itibaren 7 gün içinde yapılmalıdır. Aksi halde başvuru hakkı kaybolur. İstinaf başvurusu, kararı veren mahkemeye bir dilekçe verilerek yahut zabit katibine sözlü beyan ile yapılabilir.  

Bölge adliye mahkemesi ceza dairelerinin bozma dışında kalan hükümleri temyiz edilebilmektedir. Temyiz başvurusu, istinaf mahkemesi kararının açıklanmasından itibaren 15 gün içinde yapılır. Başvuru usulü, istinaf kanun yolu ile aynıdır.

Hırsızlık suçu bakımından her koşulda temyiz kanun yoluna başvuru mümkün olmayacaktır. Bu itibarla, istinaf mahkemelerinin bozma kararları ve 2 yılın altında hapis cezası gerektiren suçlar temyiz edilememektedir.

Hırsızlık suçu açısından ilk derece mahkemesinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adlî para cezalarına karşı ve istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararlarına karşı temyiz kanun yoluna başvurmak mümkün değildir.

Hırsızlık Suçunda Sık Sorulan Sorular

Hırsızlık davaları nasıl sonuçlanır?

Hırsızlık davaları, hapis cezası ve belli şartların varlığı halinde adli para cezası ile sonuçlanır. Eğer sanığa yüklenen suç ispat edilemezse dava, beraat kararı ile sonuçlanır.

İlk hırsızlık suçunun cezası nedir?

İlk hırsızlık suçunun cezası 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıdır. Mahkeme, hırsızlık suçunun ilk defa işlenmesi halinde alt sınırdan cezaya hükmederek bunu adli para cezasına çevirebilir. Tekerrür halinde, verilecek cezada artırıma gidilir.

Market hırsızlığı cezası nedir?

Market hırsızlığının cezası 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezasıdır. Market hırsızlığı; A101, Bim, Migros gibi marketlerden ürün çalınmasıdır.

Delilsiz hırsızlık suçlaması durumunda ne yapılır?

Haksız yere hırsızlıkla suçlanan kişi etkili bir şekilde savunmasını yaptıktan sonra mahkeme, delil bulamadığı için beraat kararı verir. Kişi bunu yapana karşı iftiradan suç duyurusunda bulunabilir veya tazminat davası açabilir.

Hırsızlıkla suçlanıyorum ne yapmalıyım?

Hırsızlıkla ilgili ceza almaktan kurtulmak veya cezanın indirilebilmesi için etkili bir savunma yapılmalıdır. Bu sürecin bir avukat desteği ile sürdürülmesi isabetli olacaktır.

18 yaş altı hırsızlık cezası nedir?

Hırsızlık yapan kişi 15-18 yaş aralığında ise cezasının üçte biri indirilir. Eğer çocuk 12-15 yaş arasında ise cezasının yarısı indirilir.

Hırsızlık suçu nasıl ispatlanır?

Hırsızlık suçu kamera kaydı, fotoğraf, video görüntüleri, ses kaydı veya tanık beyanlarıyla ispatlanır. 

Hırsızlık suçunda zararın giderilmesi durumunda ne olur?

Hırsızlık suçuyla meydana gelen zarar giderilirse faile verilecek cezada indirim yapılır. Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gündeme gelir.

Hırsızlık yapan kişi nasıl bulunur?

Olay yerinden alınan parmak izi, binadaki güvenlik kameraları veya yakınlardaki mobese kayıtlarının incelenmesi sonucu kimliği tespit edilen hırsız yakalanır.

Sonuç

Hırsızlık suçunun oluşumuna sebebiyet veren cezanın artmasına veya cezanın azalmasına neden olan birçok durum bulunmaktadır. Somut olay özelinde bu durumların tespiti oldukça önemlidir. Nitelikli hallerin sayıca çokluğu bakımından, yanlış bir değerlendirmenin sonucu olarak daha fazla hapis cezasına hükmedilebilir. Bu itibarla, hırsızlık suçuna ilişkin soruşturma ve yargılama aşamalarının alanında uzman bir ceza avukatıyla yürütülmesi oldukça önemlidir.

Telefonla Sor