Kaybolmuş Veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçu Ve Cezası

Kaybolmuş Veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçu Ve Cezası

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu, TCK’da Malvarlığına Karşı Suçlar başlığı altında yer alan suçlardandır. Bu suç tipi ve cezası kişilerin mülkiyet hakkı üzerindeki müdahalelere karşı yaptırım öngörmektedir. Malvarlığı değerlerinin ve mülkiyet hakkının korunması amaçlanmaktadır. 

İçindekiler

Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçu Nedir?

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu, mağdura ait eşyanın hakimiyet alanı dışına çıkmasıyla başka biri tarafından kullanılmasıdır. Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu TCK m.160 hükmünde düzenlenmektedir.

TCK 160:

‘’Kaybedilmiş olması nedeniyle malikinin zilyedliğinden çıkmış olan ya da hata sonucu ele geçirilen eşya üzerinde, iade etmeksizin veya yetkili mercileri durumdan haberdar etmeksizin, malik gibi tasarrufta bulunan kişi, şikayet üzerine, bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. ‘’

Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf  Suçu Nasıl Oluşur?

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu, hakimiyet alanı dışına çıkan eşyayı bulan kişinin eşyayı kullanması, eşyayı iade etme yükümlülüğünü yerine getirmemesi ve yetkili merciilere bildirmemesi sonucu oluşur. 

Hakimiyet alanı dışına çıkan eşya üzerinde sahibi olan kişinin tasarrufu devam ediyorsa hırsızlık suçu oluşacaktır. Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu ve hırsızlık suçunun oluşumu açısından aradaki fark eşyanın sahibinin bilinip bilinmediğidir. Eğer ki eşyanın sahibi bilindiği halde bir tasarruf söz konusu ise hırsızlık suçu meydana gelecektir.

Bu suçun işlenmesinde önemli olan bir diğer kriter suç kastıyla hareket etmiş olmaktır. Yargıtay verdiği bir kararında ölen eşinin banka hesabından para çekerek kullanan kişinin suç kastıyla hareket etmediği gerekçesiyle kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunun oluşmadığına hükmetmiştir. ( Yargıtay 15. CD. 2019/4594 E. 2019/5765 K.)

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu açısından Yargıtay aksi görüşleri olmakla birlikte eşyanın kime ait olduğunun bilindiği durumlarda bu suçun oluşmayacağıdır. (Yargıtay 2. CD.. 2014/11077 E. 2015/13776 K.)

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunun oluşabilmesi için mutlaka kaybolmuş bir eşya veya hata sonucu elde edilmiş bir eşya söz konusu olmalıdır. Sahipsiz bir eşya üzerinde bu suç söz konusu olmayacaktır.

Kaybolmuş Eşya

Kaybolmuş eşya söyleminden eşyanın malikin hakimiyet alanı altındaki eşyanın yerini bilmemesi ve bu eşyanın hakimiyet alanı dışına çıkmış olduğu anlaşılmalıdır.

Yargıtay kaybolmuş eşya için eşyanın hakimiyet alanı dışında olması ve malikinin bunu bilmemesini yeterli görmekle birlikte bazı kararlarında malikin denetleme imkanının kalmamış olduğunu da aramaktadır. ( Yargıtay 13. CD. 2012/206215 E. 2013/37875 K.)

Eşyanın kaybolmuş olması bakımından, sahibinin hakimiyet alanı dışında olması birinci şarttır. Örneğin bir kişinin tarlasında düşürdüğü ve bulamadığı telefon bakımından burada hala kendi hakimiyet alanında olduğu kabul edilir. Egemenlik alanından çıkma zilyedin hatası ile olabileceği gibi doğa olayları sonucu da olabilmektedir. 

Eşyanın kaybolmuş olması bakımından aranan ikinci şart ise malikin eşyanın yerini bilmemesidir. Örneğin bir takside, otobüste yada sinemada düşürülen bir telefon unutulmuş eşya niteliğinde iken bir seyahatte düşürülen telefon malik tarafından nerede düşürüldüğü tahmin edilemediği zaman kaybolmuş eşyadır.

Kaybolmuş eşyaya örnek olarak, hayvanların sahibi tarafından bulunamayacak bir yere kaçması, hortum sebebiyle tarladaki ürünlerin sahibi tarafından bulunamaması veya bir tekne seyahatinde kolyenin denize düşmesi verilebilir.

Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya

Hata sonucu ele geçmiş eşya deyiminden ise bir kişinin bir eşyayı elde etmek için çaba harcamadan ve hileli hareketlere başvurmadan hata nedeniyle zilyetliğine geçme durumu anlaşılmalıdır.

Örneğin bir kişinin kendisiyle aynı modelde ve renkte olan telefonu kendinin zannederek telefonu alması, isim benzerliği sebebiyle yanlış hesaba yatırılan para, bir parça ürün alınmasına rağmen kasiyerin poşete iki ürün koyması  hata sonucu ele geçmiş eşyalardır.

Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf  Suçu Cezası

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunun cezası 1 yıla kadar hapis veya adli para cezasıdır. 

Yargılama sonucu verilecek olan kesin cezayı hakim belirleyecektir. Suçun işleniş biçimi, yöntemi ve somut olayın özelliklerine göre bir değerlendirme yapılacaktır. 

Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçuna Teşebbüs, İştirak ve İçtima

Teşebbüs, bir suçun işlenmeye başlaması ancak, elde olmayan nedenlerle tamamlanamadığı hallerdir. Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu bakımından icra hareketlerine başlanmış ancak tamamlanamamışsa teşebbüsten söz edilebilir. Bu durumda cezada belli oranda indirim yapılır. 

İştirak, bir suçun işlenmesine ortaklık etme halinde meydana gelir. Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunda tasarrufta bulunulma katkısına göre her kişi ayrı ayrı cezalandırılmaktadır.

İçtima kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu ile başka suçların da işlenmesine sebebiyet verilmesi halinde söz konusu olur. İçtimanın varlığı halinde suç türleri arasında en ağır cezayı gerektiren suçtan cezalandırma meydana gelir.

Kaybolmuş Veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçu Ve Cezası

Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçunun Soruşturma Aşaması

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunun soruşturma aşaması, suçun yetkili makamlar tarafından öğrenilmesinden iddianamenin düzenlenmesine kadar geçen prosedürü ifade eder. Soruşturma aşaması aşağıdaki adımlardan ibarettir:

  • Şikayet-ihbar
  • Gözaltı
  • Delillerin toplanması
  • İfade ve sorgu
  • Uzlaşma
  • Adli Kontrol
  • Tutukluluk

Şikayet-İhbar

Şikayet, suçtan zarar görenin soruşturma ve kovuşturma yapılmasını istemesiyle yetkili makamlara başvurmasıdır. İhbar ise yetkili makamların, herhangi bir kişinin bildirisiyle suçtan haberdar edilmesidir. Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu şikayete tabidir.

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu şikayete tabi bir suç olduğu için soruşturmaya başlanması için suçtan zarar görenin şikayette bulunması zorunludur. Eğer mağdur tarafından yapılan şikayet geri alınırsa dosya kapanacak soruşturmaya devam edilmeyecektir. Yargılama aşamasında şikayetin geri çekilmesi halinde de dava düşmektedir.

Şikayet yazılı şekilde yapılabileceği gibi tutanağa geçirmek üzere sözlü bir şekilde Cumhuriyet Başsavcılığına veya kolluk kuvvetlerine de yapılabilir. Şikayet süresi failin veya fiilin öğrenilmesinden itibaren 6 aydır. Kanunda belirtilen bu süre hak düşürücü niteliktedir.  Bu süre içinde şikayet edilmezse soruşturmaya başlanmaz. 

Gözaltı

Gözaltı, kişiye suç şüphesine ilişkin yapılan yakalamanın ardından savcılık tarafından serbest bırakılmayan durumlarda kanundaki sürelerle sınırlı olmak üzere kolluk nezaretinde tutulduğu bir koruma tedbiridir.

Suçlunun gözaltına alındığı süre, en fazla 24 saat olabilir. Bu süre bireysel işlenen suçlarda uzatılamazken, birden fazla kişiyle işlenen suçlarda savcı gözaltı süresinin her defasında bir günü geçmemek üzere, gözaltının üç gün süreyle uzatılmasına karar verebilir. 

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu hakkında şüphelinin suçu işlediğine dair somut delillerin bulunması ve soruşturulması bakımından zorunlu olması halinde gözaltı kararı verilebilir. Bu iki halin birlikte olmadığı durumlarda savcı gözaltı kararı veremez. 

Gözaltı kararına veya gözaltı süresinin uzatılmasına ilişkin itiraz edilebilir. Bu itirazı şüphelinin kendisi, avukatı, eşi, yaş küçüğü olması halinde kanuni temsilcisi yapabilir. İtiraz, sulh ceza hakimliğine sunulan dilekçe ile yapılmaktadır. Gözaltı kararı adli sicil kaydına işlemez. 

Delillerin Toplanması

Delillerin toplanması aşamasında, suça ilişkin bütün deliller toplanarak maddi gerçeğe ulaşmak amaçlanır. Bu aşamada savcı kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu ile ilgili hem lehe hem aleyhe delilleri toplayarak suçun şüpheli tarafından işlenip işlenmediğini ortaya çıkarmakla yükümlüdür.

Bu aşamada en önemli husus delillerin kanuna uygun şekilde elde edilmesidir. Zira hukuka aykırı deliller yargılamanın hiçbir aşamasında ispat aracı olarak kullanılamayacaktır. 

Hukuka aykırı delil olarak; bilgisayar ve bilgisayar kütüklerinde hukuka aykırı yapılan arama örnek verilebilir. Bu şekilde hukuka aykırı olarak elde edilen hiçbir delil yargılamada kullanılamaz. 

İfade ve Sorgu

İfade, soruşturma aşamasında şüphelinin kolluk veya savcı tarafından dinlenmesidir. Sorgu ise hem soruşturma hem de kovuşturma evresinde mümkün olan ve şüpheli veya sanığın hakim ya da savcı tarafından dinlenmesidir. 

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu bakımından soruşturma evresinde şüpheli veya şüphelilerin ifadeleri alınır. İfade alımı sırasında yasak olan usuller vardır.

Örneğin, İfade alımı esnasında şüpheliye işkence, kötü davranma, ilaç verme, yorma vb. bedensel ve ruhsal müdahaleler yapılamaz. Bu gibi durumların varlığı halinde hukuka aykırılık söz konusu olur. Bu usuller uygulanarak alınmış ifadelere dayanarak yargılama yapılamaz ve ceza verilemez.

İfade alımı esnasında şüphelinin kimliği saptanarak kendisine isnat edilen suç anlatılır. Müdafi (avukat) seçme hakkının olduğu hatırlatılır. Kendisine isnat edilen suç açısından açıklamada bulunmama hakkı (susma hakkı) gibi birçok hakkının olduğu öğretilir. 

İfade ve sorgu aşaması şüpheli açısından oldukça önemlidir. Bu aşamada söyleyeceği en küçük bir yanlış ifade sonrasında düzeltilmesi daha zor süreçlere sebebiyet verebilir. Şüpheli açısından herhangi bir hak kaybı yaşanmaması için ifade ve sorgu aşamasında uzman bir ceza avukatından yardım almakta fayda vardır. 

Uzlaşma

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu uzlaşmaya tabi suçlardandır.

Uzlaşmaya tabi suçlarda soruşturma aşamasında dosya savcılık tarafından uzlaşma bürosuna gönderilerek taraflara uzlaşmak isteyip istemedikleri sorulur. Uzlaşmak istediklerini beyan ederlerse yargılama sona erer. Uzlaşmak istemezlerse yargılamaya devam olunur. Tarafların uzlaşamaması halinde, yeniden uzlaşma yoluna gidilmesi mümkün değildir. 

Adli Kontrol

Adli kontrol, suç şüphesi altında olan kişinin cezaevine gönderilmesi yerine birtakım şartlar altında denetimde tutulmasını sağlayan bir koruma tedbiridir. Adli kontrol tedbirleri elektronik kelepçe takılması, imza uygulaması, güvence bedeli veya yurtdışına çıkış yasağı uygulaması olabilir. 

Adli kontrol tedbiri, tutuklama yerine daha hafif nitelikte olup kişi hürriyeti ve seyahat özgürlüğünün engellenmesinin kişi için doğuracağı olumsuz durumları en aza indirmek amacıyla uygulanır. 

Kişinin tutuklanması için şartların varlığına rağmen, adli kontrolün yeterli olması halinde, tutuklama kararı verilememektedir.

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu bakımından adli kontrol tedbiri uygulanabilir. Bu karara karşı itiraz yolu açıktır. Kararın verilmesinden itibaren 7 gün içerisinde, kararı veren hâkimliğin yargı çevresi içerisinde bulunan Asliye Ceza Mahkemesine itiraz edilebilir. 

Tutukluluk

Tutuklama tedbiri, suç şüphesi altında bulunan kişinin kaçmasını engellemek ve delillerin güvenliğini de sağlamak amacıyla uygulanan bir koruma tedbiridir. Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunda tutuklama tedbiri uygulanamaz.

Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçunda Soruşturma Sonucunda Verilebilecek Kararlar

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunda soruşturma sonucunda verilecek kararlar aşağıdaki gibidir:

  • Soruşturmaya yer olmadığı kararı,
  • Kovuşturmaya yer olmadığı kararı,
  • İddianamenin düzenlenmesine ilişkin karar.

Soruşturmaya Yer Olmadığı Kararı (SYOK)

Soruşturmaya yer olmadığı kararı, ihbar ve şikayet konusu fiilin açıkça suç oluşturmadığının herhangi bir araştırmaya gerek olmadığı veya savcılığa yapılan ihbar ve şikayetin soyut ve genel nitelikte olması durumunda savcı tarafından verilebilir. Bu durumda soruşturma hiç başlamamış sayılarak dosya kapanır. 

Bu karar karara karşı itiraz edilebilir. Kararın tebliğ edildiği tarihten itibaren 15 gün içinde  kararı veren savcının bağlı bulunduğu Sulh Ceza Hakimliğine yazılı olarak yapılır.

Kovuşturmaya Yer Olmadığı Kararı (KYOK)

Soruşturma aşamasının sonunda savcı dava açılmasını uygun görmez veya suçla ilgili yeterli delil bulunmazsa yahut etkin pişmanlık hükümlerine ilişkin bir durum söz konusuysa  kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verebilir. Bu karara KYOK da denir. Bu durumda dosya soruşturma aşamasından sonra kapanır. 

Bu karara karşı itiraz edilebilir. İtiraz kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde kararı veren savcının bağlı bulunduğu Sulh Ceza Hakimliğine yazılı olarak yapılır.

İddianamenin Düzenlenmesi

Soruşturma evresinin sonunda savcı toplanan deliller ve bilgiler ışığında yeterli şüpheye ulaşırsa iddianame düzenleyerek bunu yetkili ve görevli mahkemeye sunar. İddianamenin kabulüyle kovuşturma aşamasına geçilir. 

Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçunun Savunması 

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunun savunmasına örnek olabilecek bazı savunmalara aşağıda yer verilmiştir. 

  • Kullanılan eşyanın kaybolmuş eşya statüsünde olmadığı,
  • Eşyanın sahipsiz olduğu,
  • Suç işleme kastıyla hareket edilmediği,
  • Suçla ilgili sadece aleyhe delillerin toplandığı,
  • Lehe delillerin çürütüldüğü,
  • Kuvvetli suç şüphesi oluşturan yeterli delil bulunmadığı,
  • Eşya üzerinde tasarruf sağlanmadığı iddiası, 
  • Usule aykırılıkların var olduğu,
  • Mağdurun bu fiillere rızasının bulunduğu,
  • Hukuka aykırı delile dayanılarak yargılama yapılması. 

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçuna ilişkin yukarıda sayılan savunmalar vb. diğer savunmalar yapılabilmektedir. Somut olayın şartlarına göre değişkenlik gösteren bu hallerde cezanın en aza indirilmesini sağlamak amacıyla alanında uzman ceza avukatından yardım almakta fayda olacaktır.

Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçunda Ceza Yargılaması Aşaması

Ceza yargılaması aşaması uygulamada kovuşturma evresi olarak da bilinen soruşturma evresinden sonraki aşamadır. Mahkemenin iddianameyi kabulü ile ceza yargılaması aşaması başlar. Ceza yargılaması aşaması mahkeme tarafından sanık/sanıklar hakkında bir hüküm verilmesiyle sona erer. 

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunda basit yargılama usulünün uygulanması mümkündür. Basit yargılamanın uygulanıp uygulanmayacağı hakimin takdirindedir.

Basit yargılama usulünün uygulanması halinde, savunmalar yazılı şekilde dosyaya eklenir. Hakim dosya üzerinden tüm belgeleri inceler ve karar verir. Bu usulde duruşmalar yapılmamaktadır.

Seri yargılama usulünün uygulanması halinde ise tanık dinlenmesi, hakimin olay yerinde keşfe çıkması, bilirkişi raporlarının toplanması ve hukuka uygun olarak elde edilmiş tüm delillerin değerlendirilmesi söz konusu olur. 

Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçunda Zamanaşımı

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunda dava zamanaşımı süresi 8 yıldır. Dava zamanaşımı süresi, suçun işlendiği tarihte işlemeye başlar. ceza zamanaşımı kararın kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıldır. 

Zamanaşımı sürelerinin geçmesi halinde, bu fiile dayanarak dava açılması, ceza verilmesi mümkün değildir. Aynı şekilde, verilen cezaya ilişkin zamanaşımı süresinin dolması halinde verilen cezanın infazı da istenemez.

Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçunda Mahkemenin Verebileceği Kararlar

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunda mahkemenin verebileceği kararlar şunlardır:

  • Beraat
  • Ceza Verilmesine Yer Olmadığı Kararı (CYOK)
  • Mahkumiyet
  • Adli para cezasına çevirme
  • HAGB
  • Cezanın Ertelenmesi
  • Davanın Düşmesi

Beraat

Beraat, bir mahkeme tarafından yapılan yargılama sonucunda, sanığın suçsuz olduğuna karar verilmesidir. Beraat kararı, suçun sanık tarafından işlenmemesi, delil yetersizliği, suçun unsurlarının oluşmamış olması gibi nedenlerle verilebilir.

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçuna ilişkin yargılamanın sonunda mahkeme sanığın bu suçu işlemediği kanaatine ulaşırsa beraat kararı verebilir.

Ceza Verilmesine Yer Olmadığı Kararı (CYOK)

Ceza verilmesine yer olmadığı kararı (cyok) fiil suç teşkil etmesine rağmen faile belirli nedenlerden dolayı ceza verilmemesidir. Bu kararın verilebileceği hâller kanunda belirtilmiştir.

Örneğin kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunu işlemiş birinin yaşının küçük olması, kusur yüklenememesi ya da akıl hastası olması nedeniyle ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilebilir.

Mahkumiyet

Mahkeme tarafından yapılan yargılama sonucunda sanığın suçlu olduğuna hükmedilmesi halinde mahkumiyet kararı verilir. Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçuna ilişkin elde edilen deliller neticesinde sanığın bu suçu işlediğine karar verilir ve başka herhangi bir cezasızlık durumu söz konusu değilse mahkumiyet kararı verilir. 

Adli Para Cezasına Çevirme

Adli para cezası kısa süreli hapis cezalarının belli olgular gözetilmesiyle hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesidir. Hapis cezası üst sınırı 1 yılın altında olan ve kasten işlenen suçlar adli para cezasına çevrilebilir. Taksirle işlenen suçlar bakımından süre sınırı öngörülmemiştir.

Verilen ceza belirlenen denetim süresi boyunca hüküm doğurmaz ise davanın düşmesi ya da ceza kararının ortadan kalkması söz konusu olabilir.

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunda adli para cezasına çevirme mümkündür. Bu durum hakimin takdirindedir.

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararı (HAGB)

Bazı koşulların varlığı durumunda, verilen cezanın açıklanmamasına hükmün açıklanmasının geri bırakılması denir. Uygulamada HAGB de denmektedir.

HAGB kararı verilebilmesi için; sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmaması, verilen cezanın 2 yıl veya daha az süreli olması, sanığın tutum ve davranışlarından yeniden suç işlemeyeceğine dair kanaate varılması gerekir.

HAGB kararı verilmesi halinde kişi 5 yıl süreyle denetime tabi tutulur. Kişinin 5 yıllık denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlememesi gerekmektedir. Aksi taktirde HAGB kararı ortadan kalkar ve hüküm açıklanır.  HAGB kararı adli sicil kaydında gözükmez.

Cezanın Ertelenmesi

Cezanın ertelenmesi 2 yıl veya daha az süreli suçlarda söz konusu olur. Bu durumda kişi için hükmedilen hapis cezasının uygulanması bir süre için ertelenir. 

Hapis cezasının ertelenmesi durumunda, bir denetim süresi belirlenir. Bu süre, 1 yıldan az, 3 yıldan fazla olamaz. Erteleme süresi içinde kişi, kendisine verilen denetim yükümlülüklerine uyar ve  herhangi bir suç işlemezse hapis cezası infaz edilmiş sayılır. 

Davanın Düşmesi

Davanın düşmesi, bazı nedenler sonucunda davanın esası hakkında karar verilememesi yani kovuşturma aşamasının sona ermesidir. Davanın düşmesine neden olabilecek hâller kanunda belirtilmiştir. Bu haller; genel af, sanığın ölümü ve dava zamanaşımı gibi hallerdir.

Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçunda İstinaf ve Yargıtay Süreci

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçuna ilişkin yapılan yargılama sonucunda hükmün açıklanmasından itibaren 7 gün içinde hükmü veren mahkemeye bir dilekçe verilmesi veya zabıt kâtibine bir beyanda bulunulması suretiyle yapılır. 

Belirtilen bu süre içinde istinaf kanun yoluna başvurulmazsa karar kesinleşir ve kişi istinafa başvurma hakkını kaybeder. 

İstinaf mahkemesinin bozma kararları dışındaki kararlarına karşı temyiz başvurusu yapılabilmektedir. Temyiz başvurusu hükmün açıklanmasından itibaren 15 gün içinde hükmü veren mahkemeye dilekçe verilerek yapılmaktadır. Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu bakımından verilecek ceza 1 yıl ve daha kısa süreli olduğu için temyiz yoluna gidilemez.

İstinaf ve temyiz süreci ortalama 1-2 yıl sürmektedir. Bu süreleri mahkemelerin iş yoğunluğu, usule dair işlemler ve somut olayın özelliklerine göre değişebilmektedir.

DİKKAT: Suça ilişkin yargılamada basit yargılama usulü tercih edildiyse, kararın tebliğ edildiğin günden itibaren 7 gün içinde mahkemeye sunulan dilekçe ile karar itiraz edilmesi gerekir. İtiraz incelemesinin sonucunda verilen karar istinaf edilebilir.

Sonuç

Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu hem soruşturma hem de ceza yargılaması aşamasında uzmanlık gerektiren bir savunmayı gerektirir. Delillerin hukuka uygun elde edilmesi, kanun yolları aşamasında sürelerin takibi ve mümkün olan en az cezaya hükmedilebilmesi açısından alanında uzman bir ceza avukatından yardım alınması önerilir.

Telefonla Sor