Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu ve Cezası

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu ve Cezası

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu, Türk Ceza Kanununda Bilişim Alanında Suçlar bölümünde düzenlenen suç türlerinden biridir. Teknolojinin ve internetin gelişmesiyle beraber bu suçun işlenişi kolaylaşmış ve yaygınlaşmıştır. Bu eylemlerin, ceza kanununda suç olarak düzenlenmesi ile verilerin güvenliği, özel hayatın gizliliği ve haberleşme özgürlüğü ilkelerinin korunması amaçlanmıştır. 

İçindekiler

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu Nedir?

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu; bir kişinin, başka bir kişinin veya kurumun bilişim sistemlerine hukuka aykırı şekilde girerek, sistemdeki verilere yönelik kasıtlı olarak işlem yapmasıdır. Bu suç, TCK m. 244’te düzenlenmiştir.

TCK 244: 

“Bir bilişim sisteminin işleyişini engelleyen veya bozan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.’’

Bir bilişim sistemindeki verileri bozan, yok eden, değiştiren veya erişilmez kılan, sisteme veri yerleştiren, var olan verileri başka bir yere gönderen kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.’’

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu Nasıl Oluşur?

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu; sistemi bozulması, engellenmesi veya sistem içindeki verilen yok edilmesi, değiştirilmesi, verilerin başka yere gönderilmesine ilişkin filler sonucu oluşur.

Sayılan hareketlerin suç oluşturabilmesi için sisteme hukuka aykırı şekilde girilmesi ve bu eylemlerin kasıtlı olarak yapılmış olması gerekir. 

Sistemi Engelleme

Sistemi engelleme, sistemdeki yazılımın yahut şifrelerinin değiştirilmesi suretiyle sistem sahibi veya sistemden yararlanan kişilerin sisteme erişiminin kısıtlanmasıdır.

Örneğin, çalıştığı iş yerinden kovulan A kişisinin, patronundan intikam almak amacıyla işyerinde kullanılan programların şifrelerini değiştirmesi halinde A, sistemi engelleme suretiyle bu suçu işlemiş olur.  

Bir Yargıtay kararına göre, failin, babasına ait e-mail hesabının şifresini ele geçirdikten sonra şifresini değiştirmesi ve babasına yeni şifreyi söylememesi halinde fail, babasının sisteme girişini engellemek suretiyle bu suçu işlemiş kabul edilmiştir. (Yargıtay 8. CD., 2012/33557 E., 2013/25987 K.) 

Sistemi Bozma

Sistemi bozma, sistemin, geçici veya kalıcı bir şekilde tahrip edilmesi suretiyle sistem sahibi veya kullanıcılarının sistemden yararlanmasını kısıtlamaktır. Sistemin bozulması durumunda, bozma fiili ortadan kalktıktan sonra da sistem kullanılamaz halde kalmaktadır.

Yargıtay 11. Ceza Dairesi 24.03.2014 tarihinde vermiş olduğu kararında sistemin çökertilmesini, sistemin iş görmez hale getirilmesini, sisteme ait mekanik veya yazılımsal unsurların zarara uğratılmasını, sistemi bozma eylemi kapsamında değerlendirmiştir. 

Sistemdeki Verileri Bozma, Yok Etme, Değiştirme, Erişilmesini İmkansız Kılma

Sistemdeki verilerin çeşitli şekillerde zarara uğratılması da bu suçun oluşumuna sebebiyet verebilir.

Örneğin, failin, mağdurun kişisel YouTube kanalına şifresini kırarak girmesi ve sonrasında kanaldaki videoları silmesi halinde verileri yok etme; kanal ismini ve açıklamasını değiştirerek kanala kendi ismini vermesi ise verileri değiştirme eylemine örnektir. 

Sistemdeki verileri bozma eyleminden, verilerin geçici veya kalıcı bir şekilde tahrip edilmesi, verilerin başlangıçtaki haline döndürülmesi veya verilerin işlevsiz hale getirilmesi anlaşılmalıdır. 

Sistemdeki verilere erişilmesini imkansız hale getirme eylemi ise dışarıdan müdahalede bulunmak suretiyle verilerin kullanılmasını ve işlenmesini engellemektir.

Örneğin, failin, mağdurun e-posta adresine virüs göndermesi suretiyle mağdurun sistemdeki verilerine erişmesi imkansız hale getirilmiş olunur.

Verileri yok etme, bilişim sisteminde yer alan veri ve içeriklerin, yeniden yüklenemeyecek şekilde silinmesini ifade etmektedir. Yeniden yüklemenin söz konusu olması halinde, yok etme fiilinin oluşmadığı söylenebilir.

Sisteme Veri Yerleştirme

Sisteme veri yerleştirme, sisteme hukuka aykırı şekilde giren kişinin, sistemde var olmayan bilgileri veri olarak yüklemesi, sistemde veri kirliliğine yol açması ve gerekli verilerin gözden kaçırılmasına sebebiyet vermesi halidir. 

Örneğin, failin, mağdurun seyahat notlarını yüklediği kişisel blog hesabını ele geçirmesi ve hesaba moda yazılarını yüklemesi halinde fail, sisteme veri yerleştirme suretiyle bu suçu işlemiş olur. 

Sistemdeki Verileri Başka Yere Gönderme

Sisteme hukuka aykırı şekilde giren ve sistemdeki verileri başka bir cihaz, aygıt veya sisteme kaydederek depolamak ve bu depolanan verileri başka yerlere göndermek veya satmak suretiyle de bu suç işlenebilir.

Örneğin, rakip şirketin önümüzdeki 5 yıl için yaptığı planlara erişim sağlayan fail, bu planları flash belleğe kaydetmek ve kendi patronuyla paylaşmak suretiyle sistemdeki verileri başka yere göndererek bu suçu işlemiş olur.

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu Cezası 

Sistemi engelleme ve bozma eylemlerinin cezası, 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasıdır. 

Sistemdeki verileri bozma, yok etme, değiştirme, erişilmez kılma, sisteme veri yerleştirme veya var olan verileri başka yere gönderme eylemlerinin cezası ise 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezasıdır. 

Bu sınırlar içerisinde kaç yıl hapis cezası verileceği suçun işleniş şekli, failin duyduğu pişmanlık, mağdurun zararının giderilmesi gibi hallere bağlı olarak hakimin takdirindedir. 

Bu suçun işlenmesi halinde, şirket, dernek, vakıflar haksız bir menfaat sağlıyorsa bu kuruluşlara bazı güvenlik tedbirleri uygulanabilir. Bu güvenlik tedbirleri: tüzel kişinin faaliyet izninin iptal edilmesi ve suçun işlenmesi sonucu elde edilen kazanca devletin el koymasıdır.

Faaliyet izninin iptal edilmesinden kasıt, tüzel kişinin faaliyet gösterdiği alan ile ilgili işlemlerinin kısıtlanmasıdır.

Örneğin, yazılım alanında faaliyet gösteren bir şirketin, bu suçun bir çalışanı tarafından işlenmesi suretiyle kendi yararına haksız menfaat sağladığı ortaya çıkarsa bu durumda, yazılım şirketinin faaliyet izni iptal edilebilir.

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçunun Cezayı Artıran Nitelikli Haller ve Cezası

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda cezayı artıran 2 adet nitelikli hal bulunmaktadır. Bu durumlar, TCK 244. maddenin 3. ve 4. fıkralarında düzenlenmiştir.

TCK 244/3,4:

(3) Bu fiillerin bir banka veya kredi kurumuna ya da bir kamu kurum veya kuruluşuna ait bilişim sistemi üzerinde işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.’’

‘’(4) Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan fiillerin işlenmesi suretiyle kişinin kendisinin veya başkasının yararına haksız bir çıkar sağlamasının başka bir suç oluşturmaması halinde, iki yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.’’

Banka veya Kredi Kurumuna yahut Kamu Kurum ve Kuruluşuna Ait Bilişim Sistemlerinde Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu 

Bu suçun banka, kredi kurumları yahut kamu kurum ve kuruluşlarına karşı işlenmesi nitelikli hal olarak düzenlenmiş ve bunun sonucunda verilecek cezanın yarı oranında artırılacağı belirlenmiştir.

Örneğin, e-Devlet bir kamu sitesidir. Bu sitenin hacklenmesi ve kayıtlı olan kullanıcıların üyeliklerinin silinmesi durumunda faile bu suçun nitelikli halinden ceza verilecektir.

Yargıtay 8. Ceza Dairesi, MEB’e bağlı e-okul sisteminin şifrelerinin, öğrenciler tarafından ele geçirilmesi ve notların değiştirilmesi eylemini, nitelikli hal olarak değerlendirmiştir ve verilecek cezanın artırılması gerektiğini karara bağlamıştır. (Yargıtay 8. CD., 2016/3794 E., 2017/1405 K.) 

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu İşlemek Suretiyle Haksız Çıkar Sağlamak 

Haksız çıkar sağlamak, herhangi bir iş veya edim göstermeksizin maddi olarak kazanç elde etmektir. Bilişim sistemini bozma, engelleme, sistemdeki verileri yok etme eylemleri karşılığında fail, haksız bir çıkar elde ediyorsa bu durumda faile 2 yıldan 6 yıla kadar hapis ve 5.000 güne kadar adli para cezası verilir. 

Örneğin, mağdurun bir e-spor oyuncusu olduğu ve geçimini oyunlar üzerinden sağladığı biliniyor. Fail, mağdurun hesabını ele geçirdikten sonra hesapta birikmiş parayı kendi hesabına aktarıyor. Bu durumda fail, sistemi engellemek suretiyle haksız çıkar elde etmiş olur ve hakkında verilecek ceza, bu suçun temel halinden daha fazladır. 

Yargıtay bir dosyada, sanığın, mağdurun banka hesabına ait internet bankacılığı sistemine girip mağdurun hesabındaki tüm parayı kendi hesabına aktarması halini, bilişim sistemini engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suretiyle haksız çıkar sağlama olarak tespit etmiş ve verilecek cezanın artırılması yönünde karar vermiştir. (Yargıtay 11. CD., 2009/1616 E., 2009/11328 K.) 

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçunda Etkin Pişmanlık

Etkin pişmanlık, failin, işlediği suçu tamamlamasının ardından suçu işlemiş olmaktan dolayı duyduğu pişmanlık nedeniyle, suça ilişkin neticeleri ve zararları gidermeye çalışmasıdır. Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu bakımından etkin pişmanlık hükümleri uygulanamaz. 

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçuna Teşebbüs, İştirak ve İçtima

Teşebbüs, failin, suçu işlemek için harekete geçmesi ancak elinde olmayan nedenlerden dolayı suçu tamamlayamaması halidir. Bu suç bakımından teşebbüs mümkündür. 

Örneğin, mağdur Ali’nin Instagram hesabı çift korumalı bir hesaptır. Fail Ahmet, Ali’nin şifresini, bir yazılım programı ile öğrenir ve Instagram’a Ali’nin kullanıcı adını ve şifresini yazarak giriş yapmak ister. Ancak Ali’nin hesabı çift korumalı olduğundan Ali’ye hesaba giriş yapılmak istendiği ve bu işlemin sms yoluyla da onaylanması gerektiği yönünde bir mesaj gelir. Bunu fark eden Ali, şifresini değiştirir. Ali’nin bu hareketi üzerine Ahmet, suçu tamamlayamamış olur ve suç teşebbüs aşamasında kalır. 

İştirak, suçun birden fazla kişi ile birlikte ortak işlenmesi halidir. İştirak hükümleri çerçevesinde suçun işlenmesine yardım eden veya faili, suç işlemesi için azmettiren kişi de suçtan sorumlu olur. Bu suç bakımından iştirak mümkündür.

Örneğin, Mehmet isimli şahıs, yazılım mühendisi arkadaşı Cenk’e ‘’Sen de tek maaşla çalışıp duruyorsun. Birkaç banka hesabı ele geçirsen milyoner olursun.’’ demek ve Cenk’e işlemleri yapabileceği bilgisayarını getirmek suretiyle Cenk’i, bu suçu işlemeye azmettirirse Mehmet azmettiren, Cenk ise fail sıfatıyla bu suçtan iştirak hükümleri uyarınca sorumlu olurlar. 

İçtima, 2 şekilde meydana gelebilir. Bunlardan ilki, failin aynı suçu birden fazla kişiye işlemesi hali, diğeri ise failin bir fiili ile birden fazla farklı suçun oluşumuma sebebiyet vermesi halidir. Failin, aynı suçu birden fazla kişiye işlemesi halinde faile verilecek ceza artırılacaktır.

Örneğin, failin, kargo şirketinden satın aldığı 500 adet telefon numarasına ‘Tebrikler, hediye kazandınız! Hediyenizi almak için buraya tıklayın.’ şeklinde mesaj atıp virüslü link bırakması ve bu linke tıklayan 350 kişinin telefonlarına sızması halinde suç birden fazla kişiye karşı işlendiği için faile verilecek olan ceza artırılır.

Failin, bir fiil ile birden fazla farklı suçun oluşumuna sebebiyet vermesi durumunda ise, faile, bu suçlardan en ağır cezayı gerektiren suçtan dolayı ceza verilir.

Örneğin, fail, mağdurun telefonuna sızarak mağdurun fotoğraflarını kendi hesabına aktarır ve mağdura, fotoğraflarının yayılmamasını istemiyorsa para vermesi gerektiğini söylerse bu durumda fail, 2 farklı suç işlemiş olur ve en ağır cezaya sahip olan suçtan dolayı hüküm alır. 

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu ve Cezası

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçunun Soruşturma Aşaması

Soruşturma aşaması, suç şüphesinin kolluk veya savcı tarafından öğrenilmesiyle başlar; soruşturma sonunda savcının hazırladığı iddianamenin mahkeme tarafından kabul edilmesi ile sona erer.

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunun soruşturma aşamasında yapılacak işlemler şunlardır:

  • Şikayet – ihbar
  • Gözaltı
  • Delillerin Toplanması
  • İfade ve Sorgu
  • Uzlaşma
  • Adli Kontrol
  • Tutukluluk

Şikayet – İhbar

Şikayet, suçun mağdurunun ya da suçtan zarar görenin kendisine karşı işlenen suç hakkında kolluk kuvvetlerine veya savcılığa bildirimde bulunmasıdır. İhbar ise, suç ile ilgisi olmayan herhangi bir vatandaşın, işlenen suça sessiz kalmaması ve suç ile ilgili kolluk kuvvetlerini veya savcılığı bilgilendirmesidir.

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu şikayete tabi bir suç değildir. Bu nedenle mağdur veya suçtan zarar görenin şikayeti olmasa dahi sadece vatandaşın ihbarı üzerine ya da savcılık tarafından suç şüphesinin öğrenilmesi ile bu suçun soruşturmasına başlanacaktır. 

Şikayet ve ihbar, Cumhuriyet başsavcılıklarına veya kolluk kuvvetlerine (polis jandarma vb.), yazılı dilekçe sunarak yahut sözlü beyanda bulunarak yapılabilir.

Gözaltı

Gözaltı, soruşturma işlemlerinin tamamlanması amacıyla yakalanan kişinin, suçu işlediği hususunda kuvvetli şüphe olduğu hallerde uygulanan, özgürlüğü kısıtlayıcı bir tedbirdir. Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunun soruşturması aşamasında suç şüphelisi hakkında gözaltı kararı verilebilir.

Gözaltı süresi, yakalama anından itibaren 24 saatten fazla olamaz. Birden fazla kişi ile işlenen suçlarda gözaltı süresi her defasında 1 günü geçmemek üzere 3 gün süreyle uzatılabilir. Bu süre sonunda kişi, savcı tarafından bırakılmazsa tutuklama veya adli kontrol uygulanması talebiyle sulh ceza hakimi karşısına çıkarılır ve sorguya çekilir. 

Gözaltı kararına karşı itiraz edilebilir. İtiraz, Sulh Ceza Hakimliğine kanunda sayılan kişiler aracılığıyla yapılabilir. Bu kişiler suç şüphelisi, şüphelinin eşi, avukatı, kanuni temsilcisi, annesi, babası, çocuğu, torunu, ninesi gibi kan hısımlarıdır.

Delillerin Toplanması

Savcı, suç şüphesini öğrendikten sonra delil toplamaya başlar. Deliller, hem soruşturma hem de kovuşturma aşamasında toplanabilir. Bu suç bakımından toplanabilecek delillere örnek olarak, bilgisayar, cep telefonu, USB bellek, hard disk, sitelerin hareket dokümanları, mail hesabı yazışmaları, cep telefonu kayıtları verilebilir.

Örneğin, sistemi engelleme suçundan dolayı soruşturma süreci devam eden şüphelinin, sosyal medya hesabında paylaştığı ve futbol oyuncularına küfür ettiği tweetlerin toplanıp dosyaya konulması halinde, bu kayıtlar isnat edilen suç ile ilgili delil olarak kabul edilmeyecek ve dikkate alınmayacaktır.

Şüphelinin lehine ve aleyhine olan tüm deliller toplanmalıdır. Bu nedenle eğer şüpheli, sadece aleyhine olan delillerin toplandığı kanısındaysa yargılamanın her aşamasında delil toplanmasını talep edebilir. 

Toplanan delillerin kullanılabilmesi için hukuka uygun bir biçimde toplanması gerekir. Olaya ilişkin olmasına karşın hukuka aykırı bir şekilde toplanan bulgular, delil olarak hükme esas alınmaz. 

Örneğin, şüpheli hakkında bir şirketin yazılımını hacklediği ve şirket çalışanlarının sisteme girişini engellemesi nedeniyle açılan soruşturmada, hakim kararı olmaksızın şüphelinin bilgisayarına el konulamaz. Eğer hakim kararı olmadan kolluk kuvvetleri tarafından bilgisayara el konulursa bu durumda delil, hukuka aykırı biçimde toplanmamış olur ve hüküm kurulurken dikkate alınmaz. 

İfade ve Sorgu

İfade, şüphelinin kolluk kuvvetleri veya savcı tarafından dinlenmesi; sorgu ise şüpheli/sanığın hakim veya mahkeme tarafından dinlenmesidir.

İfade prosedürü, şüpheliye bir çağrı kağıdı yollanması ile başlar. Çağrı kağıdında şüphelinin, hangi suç isnadı nedeniyle çağrıldığı ve gelmezse hakkında zorla getirme kararı çıkartılacağı açıkça belirtilir. Şüpheli, bu kağıdı almasına rağmen belirlenen gün ve saatte gelmezse hakkında zorla getirme kararı çıkartılır ve şüpheliye para cezası verilir.

İfade süreci, soru – cevap şeklinde ilerler. İfade vermek için gelen şüphelinin kimlik bilgileri doğrulanır, şüpheliye öğrenim durumu ve ekonomik durumu ile ilgili sorular sorulur. Şüpheliye hakkında hangi suç isnadı nedeniyle çağırıldığı aktarılır ve hakları öğretilir. Bu aşamada şüpheli, savunma yapma, müdafiden yararlanma, yakınlarına haber verme, delil toplanmasını isteme ve ifade vermeme yani susma hakkına sahiptir.

Şüphelinin ifadesini özgür irade beyanıyla vermesi gerekir. İfade sırasında ortamda bulunan kolluk personeli, savcı hatta şüphelinin avukatı dahi şüphelinin irade beyanını etkileyecek söz ve davranışlarda bulunamaz.

Örneğin, şüphelinin tehdit edilmesi, şüphelinin yorulması, ifade vermesi için işkence yapılması gibi durumlar yasak usul kapsamındadır ve bu şekilde elde edilen bulgular delil olarak kullanılamaz.

Şüphelinin sorulara verdiği tüm cevaplar tutanağa geçirilir. Sürecin sonunda ifade alan memur ve şüpheli tarafından tutanak imzalanır. Şüpheli, tutanağı imzalamadan önce dikkatli bir şekilde okumalıdır. Tutanakta yanlış veya eksik beyan bulunması halinde tutanak imzalanmamalı ve neden imzalanamadığı da tutanağa ayrıca geçirilmelidir. 

Kişilerin suç şüphesi altında bulunması, aile ve toplum baskısından korkması, ilk kez kolluk veya yargı merci önüne çıkarılması gibi durumlar, şüphelinin açık ve verimli bir irade beyanı ortaya koymasını engelleyebilir. Bu nedenle, bu süreçlerin ceza avukatı ile takip edilmesi önemlidir. 

Uzlaşma

Uzlaşma, suç şüphelisi ve suçun mağduru veya suçtan zarar gören kişinin, tarafsız bir uzlaştırmacı tarafından bir araya getirilmesi ve ortak noktanın bulunması halidir. Uzlaşma, yalnızca şikayete tabi suçlar bakımından söz konusudur.  

Bilişim sistemindeki verileri bozma, değiştirme, yok etme, verilere erişimi imkansız kılma, sisteme veri yerleştirme hareketlerini gerçekleştiren kişi bir çocuksa ve mağdur ya da suçtan zarar gören de şirket, vakıf dernek gibi bir kuruluşsa uzlaşma hükümleri uygulanabilir

Suçun, uzlaştırma kapsamına girdiği anlaşılıyorsa bu durumda öncelikle dosya, uzlaştırma bürosuna gönderilir. Belirlenen uzlaştırmacı, taraflara uzlaşma teklifinde bulunur. Eğer taraflar, 3 gün içinde uzlaşmaya yönelik kararlarını bildirmezse teklifi reddetmiş kabul edilirler. Uzlaştırmacı, dosyanın kendisine verilmesinden itibaren 30 gün içinde uzlaştırma sürecini sonuçlandırmakla yükümlüdür.

Uzlaşma sonunda taraflar anlaşırsa kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilir ve suç ile ilgili başka bir işlem yapılamaz. Tarafların anlaşması halinde soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz. Eğer taraflar anlaşamazsa tekrar uzlaştırma yoluna gidilemez ve kovuşturma aşamasına geçilir.

Adli Kontrol

Adli kontrol, yürütülen soruşturmada, kuvvetli suç şüphesinin varlığı ve tutuklama nedenlerinin bulunması ancak tutuklama tedbirinin bu olay için ağır bir tedbir olması halinde uygulanmaktadır. Adli kontrol tedbiri, tutuklamanın alternatifidir.

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunun soruşturma aşamasında da şüpheli hakkında adli kontrol kararı verilebilir.

Bu suç bakımından adli kontrol tebdirlerine şüphelinin, bilgisayar bulunan ortamlara (örneğin internet cafe) girmesinin yasaklanması, yargılama makamı tarafından belirlenen bir güvence bedeli yatırması, belirli aralıklarla karakola veya savcılığa gidip imza atması örnek verilebilir.

Sanığın adli kontrol tedbirleri ile kontrol altında tutulması mümkünse ve sanık, hakkında verilen tedbirleri uygulayacağı hususunda bir izlenim verirse, sanık hakkında tutuklama kararı verilemez. Ancak, verilen adli kontrol şartını bilerek yerine getirmeyen şüpheli veya sanık hakkında derhal tutuklama kararı verilebilir. 

Adli kontrol süresi, en çok 2 yıldır. Zorunlu hallerde gerekçe gösterilerek 1 yıl daha uzatılabilir.

Adli kontrol kararına karşı itiraz edilebilir. İtiraz, adli kontrol tedbirinin kaldırılmasına yönelik olabileceği gibi içeriğinin değiştirilmesine yönelik de olabilir.

Adli kontrol kararına itiraz, şüpheli, şüphelinin eşi, avukatı veya yasal temsilcisi tarafından kararın öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içinde adli kontrol kararı veren makamın bağlı olduğu Asliye Ceza Mahkemesine yapılır. Şüpheli veya sanığın istemi üzerine, savcının görüşü alındıktan sonra mahkeme 5 gün içinde bu hususta karar verir.

Tutukluluk 

Tutuklama, şüphelinin, kendisine isnat edilen suçu işlediği yönünde kuvvetli bir şüphe olması halinde hakim kararıyla, kesin hüküm verilene kadar özgürlüğünün kısıtlanmasıdır. Tutuklama, belirli şartların varlığı halinde yapılabilir. Bu şartlar şüpheli veya sanığın;

  • Kaçma ihtimalinin bulunması
  • Delilleri yok etme, değiştirme tehlikesinin bulunması 
  • Mağdur veya suçtan zarar gören üzerinde baskı kurma girişiminin olması halidir.

Sistemi bozma, engelleme, verileri yok etme veya değiştirme suçunda yukarıdaki şartlardan biri veya birkaçının bulunması halinde tutuklama kararı verilebilir. Tutukluluk süresi, soruşturma aşamasında 6 ayı, yargılama sürecinde ise 1 yılı geçemez. Ancak gerekli görüldüğü takdirde en fazla 6 ay daha uzatılabilir. 

Tutukluluk kararına karşı itiraz mümkündür. İtiraz, kararın verildiği günün ertesi gününden itibaren 7 gün içinde tutuklama kararı veren merciye yapılır. Tutuklama kararına karşı itirazda bulunabilecek kişiler; tutuklanan şüpheli, şüphelinin avukatı, eşi, yasal temsilcisi, annesi ve babasıdır. 

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçunda Soruşturma Sonucu Verilebilecek Kararlar

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda soruşturma sonucu verilebilecek kararlar; soruşturmaya yer olmadığı kararı, kovuşturmaya yer olmadığı kararı, iddianamenin düzenlenmesine ilişkin karar olmak üzere 3 tanedir.

Soruşturmaya Yer Olmadığı Kararı (SYOK)

Soruşturmaya yer olmadığı kararı, ceza kanunu kapsamında sayılan bir suç tanımına girmeyen, genel ve soyut nitelikteki ihbar ve şikayetler hakkında verilir. Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda soruşturmaya yer olmadığı kararı verilebilir. 

Örneğin, mağdurun Instagram hesabının kendisinin haberi olmadan silindiği yönündeki şikayeti üzerine yapılan araştırma sonucunda, mağdurun sosyal medya uygulamaları arasında sadece YouTube üyeliğinin bulunduğu, Instagram üyeliğinin hiç var olmadığı anlaşılmışsa bu durumda şikayet ile ilgili soruşturmaya yer olmadığı kararı verilir.

Soruşturmaya yer olmadığı kararına karşı itiraz mümkündür. İtiraz, kararın taraflara tebliğ edildiği günden itibaren 15 gün içinde, kararı veren savcılığın bağlı bulunduğu sulh ceza hakimliğine, dilekçe ile yapılmalıdır.

Kovuşturmaya Yer Olmadığı Kararı (KYOK)

Kovuşturmaya yer olmadığı kararı, savcı tarafından, şikayet konusu suç ile ilgili yargılama aşamasını başlatmaya yetecek kadar delilin elde edilememesi, daha önce aynı fiile ilişkin dava açılmış ve karar verilmiş olması gibi çeşitli hallerde verilen karardır. 

Örneğin, mağdurun sosyal medya hesabının bilgisi olmadan silindiği ve mağdurun bu silme eylemi ile ilgili kendisine düşman olan akrabasını şüpheli gördüğü şikayeti ile ilgili yapılan araştırmalar sonucu, akrabanın böyle bir fiili işlediğine yönelik bir delil elde edilemezse mağdurun şikayeti hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilir.

Kovuşturmaya yer olmadığı kararına karşı, itiraz edilebilir. İtiraz, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde kararı veren savcının bulunduğu yerdeki Sulh Ceza Hakimliğine dilekçe ile yapılır.

İddianamenin Düzenlenmesi 

Yapılan incelemeler sonrasında suç oluşturacak eylemlerin varlığı ve bu eylemlerin şüpheli tarafından gerçekleştirildiğine yönelik yeterli deliller elde edilmişse bu durumda savcı, suç konusu olay ile ilgili iddianame düzenleyerek kamu davası açar. İddianamenin gönderilmesi ve mahkeme tarafından kabulü ile soruşturma aşaması biter ve kovuşturma aşamasına geçilir. 

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçunun Savunması

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda yapılacak savunma ile suç isnadıyla karşı karşıya olan şüphelinin meramını, yetkili makamlara anlatması mümkündür. Savunma hakkı, hiçbir şekilde kısıtlanamaz, kaldırılamaz veya engellenemez.

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunun savunmasında ileri sürülebilecek bazı savunmalar şunlardır:

  • Şüphelinin/sanığın telefonunun olayın gerçekleşmesinden 2 hafta önce çalındığı ve suçun telefonu çalan hırsızlar tarafından işlendiği ancak telefon şüpheli/sanığın üzerine kayıtlı olduğundan suçu onun işlemiş gibi gözüktüğü,
  • Şüpheli/sanığın verileri silme konusunda yetkili biri olduğu ve bu işlemi mesleğinin sınırları içerisinde yaptığı (örneğin bankadaki veri mühendisi),
  • Suçun vasfının veya unsurlarının yanlış değerlendirildiği,
  • Masumiyet karinesi iddiasının uygulanmadığı,
  • Mağdurun, şüpheli/sanığa sosyal medya hesapları ile ilgili şifresini kendisinin verdiği ve şüpheli/sanığın hareketlerini bu yetki çerçevesinde yaptığı.
  • Delillerin hukuka aykırı biçimde toplandığı ve karara esas aldırılmaması gerektiği,
  • Sadece şüpheli/sanığın aleyhine delillerin toplandığı ve lehine olan delillerin dikkate alınmadığı,

İleri sürülen her husus, şüpheliyi suç isnadından uzaklaştırabileceği gibi suç isnadına da yaklaştırabilir. Bu nedenle savunmanın, alanında uzman ve suçun tüm yönlerini bilen, yetkin bir ceza avukatı ile yapılması, yargılamayı lehe çevirme konusunda yardımcı olacaktır.

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçunda Ceza Yargılaması Aşaması

Savcı tarafından yeterli şüphe görülmesi üzerine hazırlanan iddianamenin, mahkeme tarafından kabulü ile başlayıp, mahkemenin kesin hüküm vermesi ile sona eren sürece yargılama aşaması diğer adıyla kovuşturma aşaması denir.

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda yargılama aşamasında öncelikle duruşmalar yapılır. Bu duruşmalar esnasında mağdurun şikayeti, sanığın ise savunması dinlenir. Varsa sanık ve mağdurun tanık beyanları dinlenir. 

Kovuşturma aşamasında da deliller toplanır ve bu deliller, daha önce soruşturma aşamasında toplanmış olan delillerle beraber incelenir.  Hakim gerek gördüğü takdirde, bilişim alanında uzman bir bilirkişiden olaya dair rapor hazırlamasını isteyebilir. Olayla ilgili mağdur, sanık ve tanıkları dinleyen savcı, olaya ilişkin görüşlerini bildirir, bu işleme mütalaa denir. 

Hakim, bütün bu yargılama sürecini toparlar, bütün delilleri, görüşleri, savunmaları inceler ve en nihayetinde sanık hakkında bir karara hükmeder. 

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda yetkili ve görevli mahkeme suçun işlendiği yer Asliye Ceza Mahkemesidir. 

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçunda Zamanaşımı

Sistemin işleyişini engelleme ve bozma eylemlerinde dava zamanaşımı süresi 8 yıl, ceza zamanaşımı süresi 10 yıldır. Dava zamanaşımı süresi, suçun işlendiği andan; ceza zamanaşımı süresi ise cezanın kesinleştiği andan itibaren işlemeye başlar. 

Mevzubahis suçun nitelikli hallerinin işlenmesi ve bu suretle haksız çıkar sağlanmış olması halinde dava zamanaşımı süresi 15 yıl, ceza zamanaşımı süresi 20 yıl olacaktır.

Dava zamanaşımı süresinin dolması ile, kamu davası açma hakkı düşer ve verilen cezalar bütün neticeleri ile ortadan kalkar. Ceza zamanaşımı süresinin dolması halinde ise, ilgili suçtan dolayı verilen ceza infaz edilemez duruma gelir.

DİKKAT: Fiili işlediği sırada 12-15 yaş arasında olanlar hakkında zamanaşımı sürelerinin yarısının geçmesi halinde; 15-18 yaş arasında olanlar için ise zamanaşımı sürelerinin  ⅔’ünün geçmesi halinde zamanaşımı süresi dolmuş sayılır, dava açma hakkı düşer, verilen cezalar infaz edilemez hale gelir. 

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçunda Mahkemenin Verebileceği Kararlar

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda mahkemenin verebileceği kararlar şunlardır:

  • Beraat
  • Ceza Verilmesine Yer Olmadığı Kararı (CYOK)
  • Mahkumiyet
  • Adli Para Cezasına Çevirme
  • Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB)
  • Cezanın Ertelenmesi
  • Davanın Düşmesi

Beraat

Beraat, sanık hakkında yargılaması yapılan suç ile ilgili suçsuz bulunduğuna ilişkin verilen karardır. Beraat kararı ile sanığa, hapis veya adli para cezası verilemeyeceği kesinleşmiş olur. Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda beraat kararı verilebilir.

Ceza Verilmesine Yer Olmadığı Kararı (CYOK)

Ceza verilmesine yer olmadığı kararı, failin eylemlerinin suç teşkil etmesine karşın cezalandırılmamasıdır. Beraat ve ceza verilmesine yer olmadığı kararı aynı şey değildir. Beraat kararında failin suçu işlemediği kabul edilirken, ceza verilmesine yer olmadığı kararında failin suçu işlediği kabul edilir ancak faile özgü birtakım nedenlerden dolayı eylemleri cezalandırılmaz. 

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda da faile ilişkin nedenlerden dolayı ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilebilir.

Örneğin; failin akıl hastası olması, failin eylemlerini cebir ve tehdit altında gerçekleştirmesi, failin bu eylemi amirinin emri nedeniyle işlemesi ve failin sisteme girmesi konusunda sistem sahibinin rıza göstermesi gibi hallerde yargılama sonunda fail hakkında ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilir.

Mahkumiyet

Mahkumiyet, yargılaması yapılan suçun unsurlarının oluştuğu ve bu suç eylemini sanığın gerçekleştirdiği yönünde verilen bir karardır. Mahkumiyet kararı verilebilmesi için incelenen deliller, dinlenen tanıklar ve varsa düzenlenen bilirkişi raporları ile sanığın bu suçu işlediğinin şüpheye yer bırakmayacak şekilde tespit edilmiş olması gerekir. 

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu bakımından da sanık hakkında mahkumiyet kararı verilebilir. Sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesi ile kanunda öngörülen sınırlar içinde kalmak suretiyle hakim, hapis veya adli para cezasına hükmeder. 

Hakim gerekli görürse ayrıca güvenlik tedbirlerine de hükmedebilir. Örneğin, sistemi engellemek suretiyle kendisine haksız çıkar sağlayan kişinin elde ettiği bu maddi çıkara devlet tarafından el konulacaktır. 

Bu suçtan dolayı mahkumiyeti kesinleşen sanık, 3 yıl içinde bir başka suç işlerse sanık hakkında, tekerrür hükümleri uygulanır ve mahkumiyet süresi arttırılır.

Hakim, iyi hal indirimi kapsamında bu suçtan dolayı hapis cezasına karar verilen sanığın geçmişini, sosyal ilişkilerini, eğitim ve mesleki hayatını, suçu işlemesinden dolayı duyduğu pişmanlığı, suçtan zarar görenlerin zararını karşılamayı kabul etmesini göz önünde bulundurarak hapis cezasının ⅙ kadarının indirilmesine karar verebilir. 

Adli Para Cezasına Çevirme

Adli para cezası, sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının 1 yıl veya altında olması halinde para cezası dönüştürülmesidir. Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunun bazı hallerinde verilecek olan hapis cezası adli para cezasına çevrilebilirken bazı hallerinde çevrilemez.

Buna göre; Sistemi engelleyen veya bozan kişi hakkındaki hapis cezası alt sınırdan yani 1 yıl olarak verilirse bu ceza, adli para cezasına çevrilebilir.

Sistemdeki verileri bozan, yok eden, yok eden, değiştiren veya erişilmez kılan, sisteme veri yerleştiren, var olan verileri başka yere gönderen kişiye verilen hapis cezasının 6 aydan 1 yıla kadar olması halinde bu ceza adli para cezasına çevrilebilir.

Kişinin bilişim sistemlerini bozma, değiştirme, verileri yok etme eylemleriyle kendisine haksız çıkar sağladığı durumlarda verilecek olan en düşük hapis cezası 2 yıl olduğundan bu nitelikli halde verilecek hapis cezası, adli para cezasına çevrilemez. 

Hakim, sanığa verilen hapis cezasını adli para cezasına çevirirken öncelikle hapis cezası süresinin karşılığı olarak 5 – 730 gün arasında bir gün belirler. Belirlenen bu gün sayısı en az 20 en fazla 100 TL ile çarpılır. Böylelikle sanık hakkında hükmedilecek adli para cezası belirlenmiş olunur. 

Hakim, belirlenen adli para cezasının 1 yıl içinde tek seferde yahut taksitlendirme yaparak en fazla 2 yıl içinde ödenmesine hükmedebilir. Verilen süreler içinde cezaların ödenmemesi halinde, ceza hapis cezasına çevrilebilir.

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB)

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, daha önce herhangi bir suçtan hüküm giymemiş fail hakkında, ilgili suçtan dolayı verilen hapis veya adli para cezasının 2 yıldan az olması halinde, fail hakkında hükmolunan cezanın açıklanmaması halidir. Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda HAGB kararı verilebilir. 

HAGB kararının verilebilmesi için failin, kendisi hakkında bu kararın verilmesini kabul etmesi gerekir. Fail, bu kararı kabul etmezse dosyada HAGB kararı uygulanmaz. Bu kararın uygulanmasının kabul edilmesi halinde, fail 5 yıl süreyle denetime tutulur. 

Fail, bu 5 yıl içinde kasten bir suç işlemezse bu suçtan dolayı verilen hüküm açıklanmaz, ceza uygulanmaz. Ancak kişi, bu 5 yıl içinde kasıtlı bir şekilde suç işlerse sistemi engelleme, bozma suçunun cezası açıklanır. 

HAGB kararına karşı, 7 gün içinde kararı veren mahkemeye itirazda bulunulabilir. İtiraz, HAGB kararını veren Asliye Ceza Mahkemesinin bağlı bulunduğu Ağır Ceza Mahkemesine sunulan dilekçe ile yahut zabıt katibine bulunulan beyan ile yapılır.

Cezanın Ertelenmesi

Cezanın ertelenmesi, belirli şartların varlığı halinde faile verilecek hapis cezasının infazının sonraya bırakılmasıdır. Cezanın ertelenebilmesi;

  • Fail hakkında verilen hapis cezasının 2 yıldan daha az olması,
  • Failin daha önceden kasıtlı olarak işlediği bir suçtan dolayı 3 aydan fazla hapis cezasına mahkum edilmemiş olması,
  • Failin işlediği suç nedeniyle pişmanlık duyması ve mahkemede, tekrar suç işlemeyeceği yönünde izlenim oluşturması,
  • Varsa mağdurun ya da suçtan zarar görenin maddi zararını gidermesi şartlarına bağlıdır.

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçundan dolayı verilecek olan hapis cezası mahkemenin takdirine bağlı olarak ertelenebilir. Hapis cezasının ertelenmesi durumunda fail hakkında bir denetim süresi belirlenir. Belirlenen bu süre 1 yıldan az 3 yıldan çok olamaz. Erteleme süresi içinde fail, herhangi bir kasıtlı suç işlemez ve kendisine verilen denetim yükümlülüklerine uyarsa, hapis cezası, infaz edilmiş kabul edilir.

Davanın Düşmesi

Davanın düşmesi, yargılamanın sanık hakkında cezaya hükmolunmadan bitirilmesidir. Sanığın ölmesi, yargılaması yapılan suçun genel af kapsamına alınması yahut suçun dava zamanaşımına uğraması gibi hallerde dava düşer ve  yargılama sona erer. 

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçunda İstinaf ve Yargıtay Süreci

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda istinaf ve bazı hallerde temyiz yollarına gidilebilir.

Mahkemenin verdiği kararın yanlış olduğunu düşünen kişileri istinaf yoluna başvurabilir. İstinaf başvurusu, kararı veren mahkemeye dilekçe sunmak yahut zabıt katibine beyanda bulunmak suretiyle kararın öğrenilmesinden itibaren 7 gün içerisinde yapılır. Eğer 7 gün içinde istinafa başvurulmazsa mahkemenin suça yönelik kararı kesinleşir ve temyiz yoluna gidilemez. 

İstinafta verilen kararın da haksız olduğu düşünülüyorsa temyiz yoluna başvurulabilir. Temyiz yoluna hapis cezası 5 yıldan fazla olan kararlar bakımından gidilebilir. Bu suç bakımından da 5 yıldan fazla hapis cezasına hükmedildiği durumlarda temyize gidilebilir.

Ancak, verileri bozma, yok etme, değiştirme, erişilmez kılma, sisteme veri yerleştirme, var olan verileri başka yere gönderme eylemlerini gerçekleştirmek suretiyle bu suçun işlendiği hallerde verilecek cezanın üst sınır 3 yıl olduğu için temyiz yoluna başvurulamaz.

Sonuç

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu hapis cezası gerektiren ciddi bir suçtur. Bu suçun bazı kurumlara yahut bazı hareketlerle işlenmesi halinde verilebilecek cezalar artırılır. Yargılama sürecinin, bu suçun tüm özelliklerine hakim, süreci en kısa sürede lehe çevirebilecek bir ceza avukatı ile takip edilmesi yararlıdır. 

Telefonla Sor